Spor yazarı Uğur Meleke, Trabzonspor-Sivasspor maçı ile ilgili verilen kararı NTVSpor.net’e değerlendirdi; “Bazı yetkiler federasyonun elinden alınmalı.”
NTVSPOR
Güncelleme: 15:40 TSİ 29 Ağustos 2007 Çarşamba
Nermin KARTAL ÖRKMEZ
Trabzonspor Sivasspor maçının bitimine 30 saniye kala Ayman ve Balili’nin mücadelesinden sonra seyircinin sahaya inmesiyle maçın tatil edilmesinden sonra Federasyonun vereceği karar merakla beklenmeye başlandı.
Maçtan 13 gün sonra karar verildi. Verilen karar bundan sonra futbol gündeminde tartışmalarla var olmaya devam edecek. Kararı Uğur Meleke NTVSpor net okurları için değerlendirdi.
Futbol Federasyonunun olaylı Trabzonspor Sivasspor maçından sonra verdiği kararın değerlendirmesini yapabilir misiniz?
Maçın yarıda kaldığı günle kararın alındığı dün arasında 16 gün geçmiş. Bu 16 gün boyunca kimle konuştu isek, âdil bir karar çıkacağına inanmıyorlardı. Ülkede futbol yönetimine olan güven bitmiş. Dolayısıyla futbola olan güven de sıfıra yaklaşmış. Futbolsever-futbol bağı, alışkanlıktan devam eden 2 sevgilinin ilişkisine dönmüş. Aradaki güvenin zedelendiği bir ilişkinin sağlıklı yürümesi mümkün mü?
Futbolsever-futbol bağının zedelenmesinde birçok kişi/kurumun kusuru var, kulüp yöneticileri de en az federasyon kadar kusurlu. Ama bugün mevzu federasyon olduğu için, TFF ile ilgili birkaç önerim olacak.
Birincisi, TFF, sahibine göre kişneyen bir at olmamalıdır. Federasyonun yönü, başkanına bağımlılıktan çıkmalıdır. A Başkan gidip B Başkan geldiğinde onun da yapacağı icraat üç aşağı beş yukarı aynı olmalıdır: Kitap-yönetmelik ne diyorsa onu uygulamak… Ama Türkiye’de bu mümkün olmuyor, çünkü seçim günü cepheler belli oluyor. Başkana oy veren kulüpler ve vermeyenler… 223 delege ile başkan seçersek olacağı budur. Herkes herkesi tanıyor, herkes herkesin ne oy attığını biliyor. O zaman gizli oylamanın da bir anlamı kalmıyor? Seçimde 10 bin-20 bin delege oy kullansa böyle bir problem olur mu? Neden futbolun içindeki herkes delege yapılmıyor? Bütün profesyonel futbolcular, eski ve yeni hakemler, kulüp temsilcileri, hatta spor yazarlarından bile temsilciler… Futbolun içindeki tüm unsurlar kaderlerini ortaklaşa belirlesinler. Seçim, 2 yüz kişiye dolayısıyla kulüplere bağımlı olmaktan çıksın…
İkincisi, TFF’nin yetkileri çok ama çok fazla… Dün yeni cumhurbaşkanı seçildi, cumhurbaşkanının yetkileri neredeyse TFF Başkanı’ndan az… TFF, milli takımı yönetiyor, ligleri yönetiyor, amatörleri yönetiyor, plan-proje üretiyor (!), her şeyi yapıyor. Bu mümkün değil… Süper Lig’i “Lig Birliği” yönetmeli. Kulüpler birlik halinde kendi kaderlerini tayin etmeyi becerebilmeli. Federasyonun işi milli takım ve amatörlerle sınırlı kalabilir. Bir de denetleme vasfı… O zaman bakalım federasyonu yönetmeyi bu kadar talip çıkacak mı?
Üçüncüsü, zaten yönetilecek iş de çok fazla. Profesyonel ligler, profesyonel takım sayısı azaltılmalı. İngiltere’de 4 ligde 90 profesyonel takım var, Almanya’da 2 ligde 40, İtalya’da 3 ligde 80, Türkiye’de 4 ligde 160… 3. lig yarı profesyonel olup, üretim alanına dönmeli…
Şimdi sen bana Trabzon-Sivas maçının kararını sordun, buna nasıl cevap verebilirsin ki? Bu düzen içinde bugün bu garabet olacak, yarın başka bir garabet… Mesele, sadece bu hadisede doğru kararı verebilmek değil, bir başka hadisede karar için 16 gün beklememek, kulüplerin tepkilerini ölçme ucuzluğuna gitmemek, kulüplere bağımlı olmamak…
http://www.ntvspor.net/pages/14361.asp
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS