D Grubu’nda bugün kozlarını paylaşacak Almanya ile Hollanda’nın daha önce karşı karşıya geldikleri 6 büyük turnuvanın hepsinde iki takımdan biri finale çıkmayı başarmış.
15 Haziran 2004— 1974 ve 1990 Dünya, 1980 Avrupa Şampiyonaları’nda Hollanda’yı yenmeyi başaran Almanya kupaları müzesine götürürken, Euro’88de rakibini mağlup eden Hollanda turnuvayı da kazanan ekip oldu. 1978’de berabere kalan iki ekipten Hollanda finalist olmayı başarırken, 1992’deki kapışmanın mağlubu panzerler bu yenilgiye rağmen finalde Danimarka’nın karşısındaydı.
Yedinci defa bir büyük turnuvada eşleşen devlerin bu kez grupta çok ciddi bir rakipleri daha var. 5 kez katıldığı turnuvada 4 kez ilk üçe giren Çekler, sadece Euro 2000’de yarı finallere ulaşamadılar. 1996’da Almanya, 2000’de de Fransa şampiyon olmak için ilk tur grubunda Çekleri geçmek zorunda kalmışlardı. Eğer tarih gerçekten tekerrürden ibaretse bu gruptan bir ekip de büyük ihtimalle finalde yer alacaktır.
VOELLER’İN ATILIŞINI UNUTMADIK
İki teknik direktör de ilginç bir tesadüf eseri takımlarının başında 51’inci maçlarına çıkıyorlar. Advocaat portakallarla 30 kez sahadan galip ayrılırken, Voeller’in, ondan bir eksik, 29 galibiyeti bulunuyor. Turnuvanın en genç teknik adamı 44 yaşındaki Alman hoca, güçlü rakiplerinin hiç yabancısı değil. Oyuncu olarak 5 kez karşılaştığı Hollanda’ya 1986’da bir dublesi var, 1990 Dünya Kupası’nda da Rijkaard’la birlikte oyundan atılışı da halen hafızalarımızda sıcaklığını koruyor.
ALMANYA DEFANSTA SIKINTILI
İki takım da kalesini büyük tecrübelere emanet ediyor. Hollanda kalecisi Edvin van der Sar, 85’inci milli maçına çıkmaya hazırlanıyor. Bu onu, ülke tarihinin Frank de Boer’in ardından en çok milli olan oyuncusu yapacak. Oliver Kahn ise 2002 Dünya Kupası’nın en iyisi seçildikten sonra düşüşe geçip kaybettiği prestijini bu turnuvada tekrar kazanmaya çalışacak.
Almanya’nın en sorunlu bölgesi defansı gibi görünüyor. Hazırlık maçlarında Romanya ve Macaristan’a karşı alınan mağlubiyetler de bunun bir göstergesi. Göbekte Christian Woerns ve Jens Novotny’ye alternatif bulamayan Voeller, kanatlarda Lahm ve Friedrich’in enerjisine güveniyor. Hollanda ise Stam’ın tecrübesiyle ortada bir sıkıntı yaşamasa da çizgiden van Bronchorst’un ileri çıkışlarında dikkatli olması gerekiyor.
YILDIZ ADAYLARI SNEİJDER VE VAN DER VAART
Seedorf’un oynamama ihtimaline rağmen turnuvanın 168 santimlik en kısa oyuncusu dinamo Edgar Davids’in varlığı Hollanda’yı bir adım öne çıkarıyor. Yükselen grafiğiyle Wesley Sneijder de turnuvanın en önemli yıldız adayları arasında görülüyor. Rafael van der Vaart ve Ruud van Nistelrooij’u da eklediğimizde portakalların ileri uçta kusursuz bir görüntüsü var. Tüm Avrupa Şampiyonaları tarihinin krallıkta 7 golle üçüncüsü ve milli formayla kaydettiği 40 golle bu alanda mevcut 368 oyuncunun en iyisi Patrick Kluivert da herhalde turnuvanın en ilgi çekici yedeklerinden birisi olacak.
Orta sahada Hamann’ın tecrübesi ve Ballack’ın kreatif özelliklerine güvenen Almanya, forvetini de büyük bir ihtimalle tek başına Kevin Kuranyi’ye teslim edecek. Alman ekolü, Rudi Voeller-Jurgen Klinsmann kuşağından beri golcü yetiştirmekte sıkıntı çekiyor ve şu anda kadrosunda yer alan 5 ileri uç elemanının 4’ü Almanya kökenli değil… Kuranyi Brezilya, Klose ve Podolski Polonya, Bobic ise Slovenya doğumlu oyuncular. Sadece oynama ihtimali düşük olan Brdaric Almanya’da doğmuş… Büyük bir ihtimalle Kluivert, Makaay hatta van Hooijdonk şu anda Alman pasaportu taşıyor olsalar, bugün ilk on birde mücadele ediyor olurlardı.
ÇEK CUMHURİYETİ- LETONYA: SİHİRLİ SAYI 1004
Maçın kesin favorisi son 5 maçını kazanan ve 8 maçtır yenilmeyen Çek Cumhuriyeti gibi gözükse de Letonya’nın küçük sırrı -uyumu- bu maçta da bir sürprize yol açabilir. Turnuvanın 16 katılımcısının nüfusça en küçüğü olan bu ülkenin Portekiz’e gelen 23 oyuncusunun toplam milli maç sayısı 1004. Bu diğer tüm takımlardan fazla ve binin üstündeki tek sayı.. Birbirini çok iyi tanımaları ve kaybedecek fazla birşeyleri de olmaması bu takıma dikkat etmemizi gerektirebilir. Yalnız sıcak havanın iki soğuk(!) ekip için de handikap olduğunu belirtelim, bu maçta fazla renk yada heyecan olmama ihtimali yüksek..
C GRUBU İLK MAÇLARI
5 maçta sadece 7 gol izleyebilen futbolseverlerin eğlence umudu 90 dakikaya 5 gol sığdıran İsveç ve 71 saniyede duble yapan Henrik Larsson’la arttı. 44 yıllık turnuva tarihinin en farklı skorunu egale eden İsveç’in kazandığı penaltı sonrası yaşananlar da görülmeye değerdi. Böyle büyük bir turnuvada hat-trick yapma şansı yakalayan Larsson, moral bulması amacıyla topu Zlatan Ibrahimovic’e verdi. Görünen o ki İsveç, 1992 ruhunu yeniden yakalama yolunda önemli adımlar atmış.
Grubun diğer maçında rakibini çok iyi etüd eden ve kilitleyen Danimarka karşısında, İtalya teknik direktörü Trapattoni bir B planı ortaya koymakta aciz kaldı. Karşılarındaki hücum oyuncularıni iyi tanıyan Laursen ve Helveg kalelerini başarıyla savunurken, Tomasson da geçtiğimiz 1 Kasım’da San Siro’da yaptığı gibi Buffon’u avlamaya birkaç kez çok yaklaştı. İki takımın formda İsveç’le oynayacağı maçlar grubun kaderini belirleyecek gibi görünüyor.
http://www.ntvmsnbc.com/news/274196.asp
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS