Bu turun kodu: Yarım sıfır

Fenerbahçe, küçük Fenerbahçe’yle karşılaştı

Fonseca, küçük Pereira gibi bozdu Fenerbahçe’yi. Bu tur 1 gollük, hatta yarım gollük zaten. Bu bir gol, tur için yeterli olabilir

Braga aslında Fenerbahçe’nin sık karşılaştığı türden bir sistem takımı. Ben biraz Avcı’nın Başakşehir’i, biraz da Kocaman’ın Konyaspor’undan izler taşıdıklarını düşünüyorum; ama onlardan farkı bu tutarlı organizasyonun Rafa Silva-Ahmet Hassan gibi kaliteli oyunculara da sahip olması. Dün Fenerbahçe karşısında 4-4-2 filan değil, tam bir 4-6-0 oynadılar. İki santraforun orta sahayla bütünleşmesiyle özellikle sarı-lacivertlilerin çıkış yollarını kapadılar. Fenerbahçe Türkiye’nin en yetenekli savunma grubu artı Mehmet Topal’a sahip olduğu için geriden çıkamamaya hiç alışık değil. Ama Braga’nın ön alandaki kalabalık ve etkili presi Fenerbahçe’ye neredeyse bu yıl hiç karşılaşmadığı bir test yaşattı: İlk yarıda neredeyse geriden hiç rahat çıkamadılar.

Bir büyük takım geriden rahat çıkamadığında, rakibin etkili presiyle pas trafiği bozulduğunda devreye yetenekli orta saha oyuncuları girer normalde. Tabii böyle oyuncularınız varsa… Fenerbahçe’nin bu yılki kadro mühendisliğinde en önemli arızası bu: Orta üçlüsü, oynadığında bir ölçek Diego dışında yetenek konusunda takım standardının altında. 2013-14’te Ancelotti orta sahasındaki yetenek dozunu artırmak için merkez üçlüde Di Maria’yı kullanmıştı. Bu yıl Hiddink bazen Pedro’yu orta üçlünün içinde kullanıyor. Ama Pereira orta üçlüsüne yetenekli sokmamakta ısrar etti, özellikle orada Alper’i kullanma şansını değerlendirmedi. Ve dünkü gibi iki beki takımı çıkaramadığında, çaresiz kaldı sarı-lacivertliler.

Dün 65’te Nani’nin oyuna girmesi tabii ki doğru. Ama o noktada çıkarılacak adam her zaman Volkan veya Alper midir? Rakip kapanmışken Alper’i orta üçlüye kaydırıp etkisiz Ozan’ı çıkarmak hiçbir zaman düşünülemez mi? Ya da Fernandao biraz daha erken sokulup orta saha ikiliye dönemez mi? Bu düşünsel değişimlerde biraz tutucu kalıyor Pereira.

***

Bence maçın 83 dakikası itibariyle Pereira’nın hemen hemen bütün tercihleri tutucu, küçük Pereira gibi davranan Fonseca’nınsa hemen hemen bütün planları yerinde giderken, kaderi Mehmet’in solosu değiştirdi. Zaten Pereira’nın rüyalarında bu golleri gördüğünü biliyorum: Sezon başından beri reaksiyon futbolundan bahsediyor, rakip kaptırdığında canlı olmaktan söz ediyor. Mehmet de bunu yaptı: Rakibin top kaybettiğindeki dengesizliğinden faydalandı. Harika sürdü ve solla belki de bir kariyer golü attı. Bence Pereira’yı da bu kötü günden kurtaran adam oldu Mehmet.

Şimdi Portekiz’deki rövanş için kesinlikle kartlar Pereira’nın elinde. Zaten bu turda ilk golü hangi teknik adam bulsa, kartlar onun eline geçecekti, Mehmet dengeyi hocası lehine bozdu. Fenerbahçe orada da tutucu oynayacak, orada da kontrolü elden hiç bırakmayacak. Üstelik iyi bir Gökhan’ın gelişi, Rafa ve Josue’nin bulacağı fırsatları da azaltabilir. Luis Carlos’un da cezalı olması, bana ikinci maçta Tarasov’suz Lokomotiv orta sahasının direncinin düşmesini anımsattı. Kartlar Fenerbahçe’nin elinde. Son sekiz yakın.

Teknik direktör karnesi

Vitor Pereira

1 Ürettiği ana plan konusunda Vitor Pereira’yı aylardır övüyoruz; kontrollü 4-3-3’ü, savunma dinamikleri her zaman her yerde takdiri hak ediyor. Dün de hak ediyordu.

2 Ancak işler kötü gittiğinde B planı üretme konusunda hep tutucu davranıyor. Dün oyuna Nani’yi sokarken Alper’i orta üçlüye koyup Ozan’ı çıkarmak hiç gelmiyor aklına.

Paulo Fonseca

1 Bu seviye için çok iyi bir hoca. Paços’ta da Braga’da iyi organize olan sistem takımları yarattı; büyüklere hep zorluk çıkardı. Stili, Abdullah Avcı’yı andırıyor gibi.

2 Lüzumundan fazla sert oynamaları Fonseca takımlarının eksisi. Orta saha oyuncusu Luis Carlos da rövanşta bu yüzden cezalı. İkinci maçta da benzer senaryoyla karşılaşacak.

Maçın hakemi

Clement Turpin

1 40’ta Şener’in bozduğu ofsaytı kaçırması talihliydi.

2 Faul çoktu, kartlarını kullanmakta bence yavaş kaldı.

Not: 8,2

Maçın yıldızı

Simon Kjaer

Aslında bu maçın yıldızının bir stoper olması beklendik bir şey değil. Ama Kjaer, Braga’nın olgunlaşmış ya da bazen olgunlaşmak üzere olan hücumlarını öyle iyi kesti ki, savunmayı öyle iyi yönetti ki kürsüye onun çıkmaması haksızlık olacaktı.

Maçın hayal kırıklığı

Şiddetli yağmur

Gün içinde İstanbul’un farklı üç noktasında bulundum, akşam böyle bir yağmur yağacağına dair emareler sezmedim hiç. Zaten Kadıköy’de bu yağmur yağarken, Yeşilköy’de hava çiseliyordu! Şiddetli yağmur, hesap bozan bir faktördü bence.

Maçın sloganı

Hedef 18 Mayıs

Fenerbahçe, iki kat kaliteli olduğu Braga’yla orada oynayacağı maçta tura çok yakın olan taraf. Taraftar yalnız bırakmamalı.

Kader anı

42. dakika

Braga savunmasının hata yaptığı nadir anlardan biriydi. Ozan bir anda önünde kalan topta şutu düşünse rahat bir gol bulabilirdi.

Maçın olayı

Yedi yerli

12 yabancılı Fenerbahçe’nin bu maça 7 yerliyle çıkması önemli. Bu durum, yıllarca uygulanan yabancı sınırının gereksizliğinin ispatı.

Tribün

Yağmur gibi

Fenerbahçe bu yıl ileriye gidecekse Kadıköy’deki taraftarıyla gidecek. 2.devrede yağmurla birlikte şiddetlenip katıldılar oyuna.

Fabiano tercihi

Daha önce Porto ve Olympiakos’ta Avrupa’da ikinci kaleci kullanmayan Pereira’nın Lokomotiv önünde Fabiano ısrarı gereksizdi. Braga önünde doğruya döndü.