Futbolculuğundaki liderlik ruhu öyle güçlüydü ki, daha teknik adamlık yapmadan ülkesinin spor bakanı oldu. Brezilya’daki başarısını Japonya’ya da taşıyıp “Saka no kamisama” (Futbolun ilahı) unvanını aldı, Kashima’da heykeli dikildi.
Futbol tarihinde dünya kupası kazanmayan en büyük futbolcu olduğu söylenir Zico’nun. Aslında büyüklüğü kupayı kazananlarla bile kıyaslanır. Brezilyalı diğer yıldızlar gibi 1953’te Rio da Janeiro’nun Quintino’sunda doğan ve yetişen bir fakir, ama onlardan farklı olarak cılız beyaz bir çocuktur Zico. 80’lerin başında Flamengo’da 3 lig şampiyonluğunun yanı sıra kıtalararası şampiyonluk da kazanmış, 1978 ve 1982 Dünya Kupalarına ve 1983-85 İtalya Ligi’ne de imzasını atmıştır. Udinese formasıyla 1983-84’te Platini’den 6 maç az oynamış, ama onun kadar -19- gol atmayı başarmıştır.
Japonya’da heykeli dikildi
1986 Dünya Kupası’nda Fransa’ya karşı kaçırdığı penaltı ile sona yaklaşan futbol kariyerinde 1180 maçta 826 gol kaydetti. 10 numaralı forması ve karizması, Brezilyalı şarkıcı Jorge Benjor’a “Camisa 10 da Gavea” şarkısını yazdırdı.
Uzun bir aradan sonra 1992’de ülkesinde yenilenen genel seçimlerde Fernando Collor de Mello hükümetinde 1 yıl süreyle spor bakanlığı yaptı. 1993’te Japonya’nın Kashima Sumitomo ekibinden gelen teklifle siyasi kariyerini noktaladı ve çok sevdiği yeşil sahalara Japonya’da döndü. 2 yıl daha futbol oynadıktan sonra aynı kulüpte sportif direktörlüğe başladı. Japon futboluna getirdiği yenilikler, Kashima Stadyumu önüne bir heykelini diktirecek düzeyde idi. Japonlar’ın ona duyduğu bu büyük sempati, 2002 Dünya Kupası’nın ardından milli takım teknik direktörlüğünü getirdi.
2006 Dünya Kupası elemelerinde Umman önündeki kötü performans birkaç defa sonunu yaklaştırsa da, Japonlar onu kovmayacak kadar kibar oldukları için Dünya Kupası’nda da Zico yönetiminde mücadele ettiler.
Görev yaptığı takımlarda ofansif futbol anlayışını benimseyen Zico, 4-4-2’ye inananlardan… Yıldızlarla çok barışık değil, Dünya Kupası’nda Inamoto ve Ono’yu ilk onbirde kullanmadığı için çok eleştirildi. Teknik direktörlük kariyerinin Japon topraklarıyla sınırlı olması ise en ciddi handikap.
http://www.milliyet.com.tr/2006/07/05/spor/axspo02.html
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS