Süper Lig’de fantastik sezon yaşanıyor: Eğer bu puan ortalamasıyla devam edilirse 34 maç sonunda 64’e ulaşan finiş çizgisini ilk görecek. Zira lider Galatasaray (25 maçta 47 puanla) sadece 1,88 puan ortalamasıyla en önde. Bu ortalama sürerse şampiyonluğa 64 puan yetecek, yani Kasımpaşa, Bursa veya Antalya da dokuzda dokuz yaparlarsa pekâlâ şampiyon olabilirler!
En az bu rakamlar kadar enteresan olan bir başka sahne de, düşme potası… 25 maçta 29 puan toplayan (yani müsabaka başına 1,16 puan ortalama tutturan) Antep, şu anda düşme hattında. Eğer sezon sonunda bu istatistik sürerse ligde kalmak için 40, hatta 41 puan gerekecek! Daha önce 18 takımlı/3 puanlı sistemde en düşük şampiyonluk puanı 70’le Zico’lu Fenerbahçe’ye, en yüksek küme düşme puanı da 40’la Bursaspor’a ait…
2009-10 ve 2010-11 sezonlarında kümede kalmak için sadece 28 puan yetmiş, ben de alttaki bu felaket görüntüye itiraz etmiştim. Eğer bir sezonda dipteki 5-6 takım düşmeyi hak ediyorsa, o 5-6 ekibin birden düşeceği bir düzenek kurulmalı. Bu sezonsa görüntü, tam zıttı olacak gibi: Belki de düşen üç takımdan ikisi bu cezayı hak etmeyecek, keşke Süper Lig’de kalsalardı diyeceğiz. Şahsen ben itiraf edeyim, kalan haftalarda Akhisar’ın 38-39 puanlara çıkıp küme düşmesine gerçekten gönlüm razı gelmiyor. Çok olumlu futbol oynuyorlar ve PTT 1. Lig’den terfi edecek takımların Akhisar’dan iyi oldukları konusunda şüpheliyim.
Bu aşamada sanırım akla ilk çare olarak play-out geliyor: Almanya’da olduğu gibi dipteki iki takım direkt düşer, 1. Lig’deki ilk iki de direkt terfi eder. Süper Lig’in 13-14-15-16’ncısı ile 1.Lig’in 3-4-5-6’ncısı play-out oynarlar; kim daha iyiyse yukarıda o kalır… Böylece Süper Lig’de 12’nciliğin de kritik önem taşıması, son haftaya kadar orta sıralardaki rekabeti üst düzeyde tutar.
Bu öneriye en ciddi itiraz, Süper Lig takımlarının yabancı oyuncu sayısı nedeniyle PTT 1.Lig’dekilere karşı bir avantajı olduğu yönünde gelmişti o yıllarda… 2014-2015’te Süper Lig takımları ilk 18’e yalnızca 5 yabancı yazabileceklerine göre, bu handikap da kısmen ortadan kalkıyor sanırım.
Bu sene Avrupa’da iki çeyrek finalistimiz olmasında ligdeki rekabet düzeyinin yükselişinin önemli katkısı olduğunu düşünenlerdenim. Eğer ligdeki orta sınıf takımları bir biçimde son haftaya kadar hedefe motive edebilirsek, kalitenin artacağına inanıyorum. Balkan Kupası ve play-out da, bu rekabetin artması için iki kolay araç gibi geliyor bana…
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS