• ANA SAYFA
  • HÜRRİYET
  • PROGRAM
  • RADYO
  • VİDEO
Uğur Meleke resmi sayfası
  • ANA SAYFA
  • HÜRRİYET
  • PROGRAM
    • beIN Manşet, 8 Haziran 2023
    • beIN Manşet, 31 Mayıs 2023
    • beIN Manşet, 22 Mayıs 2023
    • beIN Manşet, 16 Mayıs 2023
    • beIN Manşet, 25 Nisan 2023
  • RADYO
    • Radyospor, 22 Mayıs 2018
    • Radyospor, 16 Mayıs 2018
    • Radyospor, 15 Mayıs 2018
    • Radyospor, 14 Mayıs 2018
    • Radyospor, 9 Mayıs 2018
  • VİDEO
    • beIN Sports, 22 Ocak 2021
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 23 Ağustos 2020
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 19 Ağustos 2020
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 12 Ağustos 2020
    • Avrupa Ligi Özel, Nesine, 10 Ağustos 2020
  • Facebook

  • Twitter

  • Pinterest

  • Instagram

  • YouTube

  • RSS

Hürriyet

Patron İsmail Kartal

Patron İsmail Kartal
Uğur Meleke
9 Kasım 2014

Fenerbahçe’de hocalık yapmak iki sebeple zor: Birincisi, patron koltuğunda oyunun da patronu olmayı seven bir başkan var. İkincisi de, geçen sezon şampiyon, önceki sezon da Avrupa Ligi yarı finalisti olan çok başarılı bir takım devralmışsınız. Oyuncular belli, sistem belli. İsmail Kartal hem yönetim baskısı yaşamadığını göstermek, hem de Kocaman’la Yanal’dan başka şeyler düşünebileceğini ispat etmek istiyor. Ama takım öyle oturmuş ki, sistem öyle yerleşmiş ki, neresine dokunsanız sakil duruyor, tedirgin ediyor.

İsmail Kartal’ın Galatasaray maçında Emenike/H.Ali değişikliğiyle Kuyt’ı santrfora kaydırması, Gençlerbirliği müsabakasına Caner’siz başlayıp Beşiktaş önünde genç oyuncuyu çıkarması, bence hep bu “başka şeyler düşünebileceğini ispat etme duygusu”nun göstergeleri. Rize maçında da sürpriz Kartal dokunuşları devam etti: Fenerbahçe üç sezondur yaptığı gibi 4-3-3 değil, net bir 4-2-3-1’le başladı maça. İsmail Kartal, Diego’yu Akhisar maçındaki gibi orta üçlünün sağında değil, on numara pozisyonunda kullandı. 46’da Mehmet’i stopere, Alper’i orta ikiliye kaydırırken, beklendiği gibi Sow’u değil, Emenike’yi sol açıkta değerlendirdi. Son yarım saatte Diego-Kuyt-Sow-Emenike-Webo’nun aynı anda sahada olması da bence aynı duygunun ürünü: “Bu takımın tek patronu benim. Kocaman’dan-Yanal’dan farklı düşünebilirim. Risk almadığımı söylüyorsunuz ama gerekirse bütün riskleri de alabilirim!”

Dün alınan riskler sonuç verdi. Diego, Türkiye’deki en etkili gününü geçirdi. Hasan Ali yeniden doğdu. Emenike sol açıktayken çalınmayan bir penaltı kazandırdı. 5 forvetli 20 dakikada muazzam bir baskı kuruldu, gol geldi. İsmail Kartal’ın Fenerbahçe antrenörlük bayrağını sahanın tam ortasına diktiği gün, zaferle bitti.

Yine de değerli hoca şunu unutmamalı: Kimseye bir şey ispat etmek zorunda değil. O önemli bir futbol emekçisi, değerli bir teknik adam. Kanıt duygusu, takım menfaatlerinin önüne geçmemeli.

++++++

Diego nasıl kazanılır?

Diego’nun Türkiye’ye gelmesine daha geçen sezonun Mart ayında Beşiktaş için adı geçtiğinde karşı çıktığımı bu sütunun dikkatli takipçileri bilirler. Ayrıca geçtiğimiz 17 Ağustos’ta da Fenerbahçe’nin Olympiakos hazırlık maçından sonra yine “Diego’ya yer yok” diye karalamışım bu köşede.

Ama madem artık Diego transferi yapıldı, madem Kartal onu takıma monte etmek istiyor, o zaman iyi olduğu konularda ondan verim almaya çalışmak gerek. Dün Emre de yokken kornerleri her iki taraftan Meireles’in, o çıkınca da Hasan Ali’nin kullanması garip. Duran top uzmanı Diego pekala dün kullanabilirdi kornerleri.

Hatta belki biraz daha ileriye gidip, kazanılan penaltının da Kuyt değil Diego tarafından kullanılması tercih edilebilirdi. Hele de Kuyt bu konuda ciddi tutukluk yapmaya başlamışken.

+++++++

Ön stoper hastalığı

Avustralyalı veya Kamerunlu bir arkadaşınızla bir Süper Lig maçı izleseniz ve size şu soruyu sorsa cevabınız ne olurdu: “Bu ligin benzerlerinden farkı ne? Türkiye Ligi’ni aynı klasmanda olduğu Yunanistan Ligi’nden, Belçika’dan veya Rusya’dan ayıran nedir?”

Doğrusu benim bu soruya cevabım iki kelime olurdu: Bu lig, TEMAS LİGİ… Bu ligde en sevilen şey temastır, göğüs göğüse, kemik kemiğe oynanır bu ülkede futbol. Kimse kimseye alan bırakmaz. Teknik direktörlerin en sevdiği şey önlem almaktır, önlem aldırmakla değil almakla övünürler. “Yenemiyorsan yenilme” en sevdikleri mottodur, ama yenemeyeceklerine 75’inci değil 15’inci dakikada karar verirler. Hatta bazen maç günü kahvaltısında!

“Yenemiyorsan yenilme” hastalığının en önemli semptomlarından biri “ön stoper” tutkunluğudur. Türkiye’de hocalar stoperden ya da bekten bozma ön liberolara bayılırlar. Medjani ve Oboabona da bu yılın icatları. Ön tarafta gayet iyi seçenekleri, Kweuke’si, Deniz’i, Holosko’su, Engin’i, Tevfik’i, Duruer’i, Ümit’i, Sercan’ı var Rizespor’un… Evet, Oboabona-Kıvanç’lı orta sahası genelde keser, lakin kestiği topu ne yapacağını bilmez. O zaman da umutlar sadece Fenerbahçe’nin kaçırdığı bir gol sonrası yakalanacak baskın hücumlara bağlanır.

80’inci dakikada şutlarda durum 23-0’dı… Bu futbol anlayışıyla puan alsanız da, mucizevi olurdu o puan zaten.

Related Items
Yorum Yaz

Bir Cevap Yazın Cevabı iptal et

Hürriyet
9 Kasım 2014
Uğur Meleke

Related Items

Diğer Hürriyet İçerikleri

  • Devamı
    Edin Dzeko, 4-4-2’de daha faydalı olacaktır

    Arda Güler, yeryüzünde 6 bin 688 gün geçirmiş. Dzeko ise 13 bin 612 günlük. Yani Dzeko, Arda’nın...

    Uğur Meleke 23 Haziran 2023
  • Devamı
    Hatalardan dönülünce galibiyet geldi

    Umut Nayir ve Arda Güler’in girişi sonrası canlandık, atak sürekliliği sağladık. Cuma akşamı FİFA sıralamasının 132’ncisi Letonya’ya...

    Uğur Meleke 20 Haziran 2023
  • Devamı
    Çok acı çekerek kazandık

    Letonya’da galip geldik ama çıkarmamız gereken dersler var. 1996 ve 2008’de Avrupa Şampiyonası’na katılmamız başarı idi. Euro...

    Uğur Meleke 17 Haziran 2023
  • Devamı
    Sezon öyküsü / Teknik adam takımlarının zaferi

    Üç İstanbul büyüğünün 2,1 puan ortalamasının üstüne çıktığı, 10 takımın 43 barajını aşamadığı, orta sınıfın çok zayıf...

    Uğur Meleke 16 Haziran 2023
  • Devamı
    Sezon öyküsü / Beşiktaş rehabilitasyon ve mutluluk merkezi

    Şenol Güneş takımı eski alışkanlıklardan kurtardı, dominant Beşiktaş geri döndü. Geldiği günden itibaren herkese dokundu, Aboubakar’a, Cenk’e,...

    Uğur Meleke 15 Haziran 2023
  • Devamı
    Sezon öyküsü / Jorge Jesus tüm kontrolü 82 günde kaybetti

    Dünya Kupası öncesi herkese eşit davranan Jesus, Katar sonrası bambaşka bir karakter olarak döndü Türkiye’ye. 24 Aralık sabahına...

    Uğur Meleke 14 Haziran 2023
  • Devamı
    Sezon öyküsü / O topuk pasına şampiyonluk yakışırdı

    Sarı kırmızılı takımın geçen 1 sezondan en büyük farkı orta sahadaki kalite artışı. 12 Kasım Cumartesi akşamı Galatasaray...

    Uğur Meleke 13 Haziran 2023
  • Devamı
    14 sene sonra 4 takım kâbusu

    Avrupa’da 4 ekibimiz mücadele edecek. Türk takımları, bu sezon Avrupa kupalarında saygıdeğer performanslar gösterdiler. Dört takımımız birden...

    Uğur Meleke 12 Haziran 2023

Copyright © 1999 Meleke.com

8 isimle 8'inci hafta
Takdir-i fâni