Pazar gecesi televizyonda bir anket çekti dikkatimi… “Beşiktaş’ın golü kasten mi iptal edildi?” şeklindeki abuk anket sorusunun sabuk sonucu: Hakem, yüzde 90 oranında oyla kasıtlı (imiş)…
Böyle umut kırıcı kamu bilinçsizliklerinde ben “halkın niteliği” safsatasına inanmam, daha ziyada kanaat önderlerinin yol gösterici(!) tutumlarını irdelerim. Hele de Beşiktaş başkanının yumruğu, menajerinin de “Hakemler özür dilemeli ve hatalarını telafi etmeli” açıklamaları bu kadar taze iken… Yani Beşiktaş menajeri, “telafi etmeli” sözcükleriyle açık açık “Bir sonraki maçta da bize haksız bir penaltı çalarsınız, olur biter” demeye getirirken…
Aynı gün aynı saatlerde çok benzer bir golü yardımcı hakem tarafından iptal edilip görevini kaybetme riski ile karşı karşıya gelen hırçın Mourinho bile, “Yardımcı hakeme telefon numaramı verdim. Akşam beni arayıp, golü neden iptal ettiğini söyleyecek” diyerek acısını ve isyanını usturuplu bir biçimde ifade edebiliyorken…
Neyse, benim takıldığımsa başka bir detay… Pozisyonda elini kolunu doğal olmayan bir biçimde kaldırarak hakemin yanılmasına sebep olan Nobre’nin hiç mi kabahati yok? Bu adam, daha 1-2 yıl önce benzer ucuz bir kandırmaca ile kendini yere atıp Serdar Tatlı’nın düdüğünü asmasına neden olmadı mı? Daha ne kadar kandırılanı cezalandırıp, kandıranın kabahatini görmezden geleceğiz?
Nobre suçsuz, Tatlı suçlu
Bir Cevap Yazın

Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS