Duyarlı okurlarımızdan Utku Aytemur, Metin Diyadin’in görevine son derece yakışıksız bir biçimde son veren Eskişehirspor kulübü kadar, Diyadin’in yerine koltuğu devralan teknik adamın da kabahatli olduğunu düşündüğünü yazmış e-mailinde. Bu görüşe katılmamak mümkün değil tabii, hatta biz de birkaç ay önce yalnızca 11 teknik adamın, yalnızca 7 kulüpte tam 39 defa göreve gelmiş olmasını eleştirip “Sürüden ayrılacak yok mu?” diye yazmıştık bu sütunda…
Bu ilkesizliği bir kez daha protesto ediyoruz evet, ama bir başka pencere açmaya çalışacağız bu kez…
Sahi, Cumartesi günü M.United-A.Villa maçını izlediniz mi? 2006 Dünya Kupası’nda kendi milli takımlarının formalarıyla boğaz boğaza kavga eden Rooney ve Ronaldo’nun işbirliği ile attıkları 3 golün ardından nasıl kuvvetle sarıldıklarına dikkat ettiniz mi? Peki, otobanda Ferguson’ı solladığı için ceza yiyen 35’lik Ryan Giggs’i? Henüz geçtiğimiz 1-2 ay içinde para ile kurdukları ilişkiler nedeniyle başları derde giren Anderson’la Nani var bir de… Doping testine girmediği için 8 ay ceza almış Ferdinand’ı da ekleyin bu tabloya… Bu kadar disiplinsiz ve problemli adamla nasıl bu kadar başarılı olabiliyor bu takım? 68 yaşındaki Ferguson nasıl yönetebiliyor, nasıl bir arada tutup, nasıl verim alabiliyor bu genç yıldızlardan? Neden o da hemen kurtulmaya çalışmıyor bu problemli adamlardan?
Peki neden bir tek Sergen’i yönetemiyor Eskişehirspor? Veya 2 Dünya Kupası görmüş, mutsuz Ricardinho’dan neden faydalanamadı Beşiktaş? Lucescu, nasıl verim almıştı aynı Sergen’den? Çare, yarayı kesip atmak mıdır her zaman? Bunun bir tedavi yolu yok mudur?
http://www.milliyet.com.tr/Default.aspx?aType=YazarDetay&ArticleID=511385
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS