Geçtiğimiz günlerde bir sporcumuzun bir hakemimiz için söylediği “O hakem futbolu bilmiyor. Biraz Avrupa’daki maçları izlesin” sözlerinin, Türkiye’de futbola duyulan güveni azalttığı ve ligin toplam değerini düşürdüğüne değinmiştik ya… “Bir ligin marka değeri nasıl korunur ve yükseltilir”in dersini gördük hafta içinde…
Şampiyonlar Ligi finalinin topunu üretmiş Adidas… Finale ev sahipliği yapacak Yunanistan’ın renkleri mavi ve beyazı kullanmış ağırlıkla… Bu yıl sadece iki finalist takım, bu topu Atina’da görebilecekler… Gelecek yılsa, sadece bu yılın Şampiyonlar Ligi şampiyonu takım, iç saha maçlarında kullanabilecek bu topu!
Basit bir final topunun bile, ne kadar ciddi bir hassasiyetle sunulduğunun ve pazarlandığının farkında mısınız? “O top veya bir başka top ne fark eder” diye düşünüyorsunuz değil mi? Öyle ya, hepsi aynı mâmul, aynı ağırlık, aynı hammadde!
Aynen ligler gibi değil mi? Aynı sayıda takım, aynı sayıda maç yapıyorlar! Orada da 4 hakem yönetiyor maçı, burada da! Ama Süper Lig’i tek bir yabancı ülke televizyonu yayınlamazken, Premier Lig, yayın haklarını dünya çapında 200 ayrı televizyon kanalına satıyor! Fark detaylarda… Fark anlayışta…
Marka değeri
Bir Cevap Yazın

Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS