Bayer Leverkusen’ı Galatasaray’la eşleştiğinden beri tabii daha dikkatli izliyoruz ve son 5-6 maçlık periyotta en çok dikkatimizi çeken özellikleri, iki farklı dizilişlerinin olması… Birincisi Hamburg (1-1) ve Galatasaray (0-0) maçlarında kullandıkları bir santrforlu ve iki merkez oyunculu (4-2-3-1 diye tabir edilebilecek) düzenleri… Hem Galatasaray hem de Hamburg önünde santrfor Kiessling’di, orta sahanın ortasında da Rolfes, Vidal ve Schwegler’den ikisini kullandılar.
Diğer dizilişse, Energie Cottbus (2-3) ve Karlsruhe (2-2) önünde denedikleri iki santrforlu ve bir merkez oyunculu düzenekleri… Ön tarafta Kiessling’in yanında Gekas veya Bulykin (ki o dün sakatlanmış), orta sahanın ortasındaysa tek başına Rolfes… Skibbe daha fazla gole ihtiyacı olan maçlarda bu sistemi tercih ediyor, gerçekten de daha fazla skor yapıyorlar ama savunmalarında da daha çok açık veriyorlar.
Bayer Leverkusen’ın diziliş tercihi, Kalli’nin Lincoln’le ilgili kararını da etkileyebilir. Michael Skibbe, Rolfes ve Vidal’le orta sahayı kurarsa Kalli’nin Hakan-Ümit-Lincoln “geri dönmez” üçlüsüyle oynayacağını sanmıyorum. Çünkü Avrupa’da bu sezon oynanan ilk 6 maçta 11 gol yiyen Galatasaray’la, son 3 müsabakada kalesini kapatan Galatasaray arasındaki en önemli fark bu: “Top rakipteyken izleyici moduna dönen, geri dönmeyen oyuncu sayısı” …
Lincoln oynar mı?
Bir Cevap Yazın

Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS