• ANA SAYFA
  • HÜRRİYET
  • PROGRAM
  • RADYO
  • VİDEO
Uğur Meleke resmi sayfası
  • ANA SAYFA
  • HÜRRİYET
  • PROGRAM
    • beIN Manşet, 8 Haziran 2023
    • beIN Manşet, 31 Mayıs 2023
    • beIN Manşet, 22 Mayıs 2023
    • beIN Manşet, 16 Mayıs 2023
    • beIN Manşet, 25 Nisan 2023
  • RADYO
    • Radyospor, 22 Mayıs 2018
    • Radyospor, 16 Mayıs 2018
    • Radyospor, 15 Mayıs 2018
    • Radyospor, 14 Mayıs 2018
    • Radyospor, 9 Mayıs 2018
  • VİDEO
    • beIN Sports, 22 Ocak 2021
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 23 Ağustos 2020
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 19 Ağustos 2020
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 12 Ağustos 2020
    • Avrupa Ligi Özel, Nesine, 10 Ağustos 2020
  • Facebook

  • Twitter

  • Pinterest

  • Instagram

  • YouTube

  • RSS

Hürriyet

Kale topa gelir mi bir daha?

Kale topa gelir mi bir daha?
Uğur Meleke
21 Nisan 2020

Boli’nin Van Basten’a attığı o tekmeden sonra hiçbir şey eskisi gibi olmadı.

Tarihin en estetik Avrupa Şampiyonası olan Euro’88 düzenlendiğinde, ben 8 yaşındayım. Tarihteki 8’inci Avrupa Şampiyonası’ydı ve o günlerde 8 takımla organize ediliyordu. Her bir detayıyla enteresan bir turnuvaydı: Hiçbir maç 0-0 bitmedi, hiçbir maç uzatmaya ya da penaltılara gitmedi, hiçbir oyuncu kırmızı kart görmedi. Turnuvanın açılış golünü Roberto Mancini atmıştı; ama esas sihir, benim de hayatımı değiştirecek olan kapanışta gizliydi.

TANRI’NIN ADALETi

Aslında o yıllarda Maradona’cıydım, ama çocukluğumda takım tutma konusunda bir istikrar gösteremediğim gibi, favori futbolcularım da hep değişti zaman içinde. Maradona da, kendisine karşılaştığı en iyi futbolcunun kim olduğu sorulduğunda Van Basten ve Romario demişti zaten. Üstelik Maradona’nın Meksika’86’da İngiltere’ye elle attığı golden de çok hoşnut değildim, Tanrı’nın elinden çok Tanrı’nın adaletini izlemeyi tercih ederdim o gün.

ÖYLE BiR GOL ATTI Ki

Neyse ki Van Basten, 25 Haziran 1988 günü Münih’te Sovyetler Birliği’ne öyle bir gol attı ki, 32 yıl sonra bugün bile tüylerimi diken diken eden bir ana tanıklık ettik sayesinde: Ortayı o gün milli formayla son maçına çıkan 38’lik Mühren yaptı. Bu, Mühren’in ulusal takım kariyerindeki tek asisti. Hani ortayı görseniz, asist demekte de güçlük çekersiniz aslında! Topu son derece şandel şekilde dar bir açıya, Van Basten’in olduğu bölgeye şişirdi sadece. Ama Van Basten dar açıdan öyle bir vole vurdu ki, top mu kaleye gitti, kale mi topa, şu gün bile anlamakta güçlük çekiyorum ben.

YiNE MÜNiH OLiMPiYAT STADI

Futbolda Messi benim için komple paketi, Zidane zekayı, Cristiano istikrarı, Brezilyalı Ronaldo yeteneği, Marco van Basten’sa estetiği temsil eder. Her bir hareketi bir kuğu asaletindeydi, her bir golü insana futbolu tekrar sevdirirdi. Voleler, röveşatalar, onun için penaltı atmak kadar sıradandı. Ki kullandığı 54 penaltıdan 51’ini gol yapmış bir adam bu! Boyu uzundu, ama 1,88’lik biri için ayaklarına inanılmaz hakimdi. Maç sıkıştığında orta sahaya gelir, sihirli dokunuşlarıyla oyunu açar, atmayı olduğu kadar attırmayı da severdi.

KARiYERi KISA SÜRDÜ

Ancak bu harika santrforun kariyeri maalesef çok kısa sürdü. Sadece 28 yaşındayken son maçına yine Münih’te, yani o olağanüstü
vole golünü attığı Olimpiyat Stadı’nda çıktı bu şanssız adam. 1993 Şampiyonlar Ligi finalini Milanlılar şike skandalıyla, Marsilyalılar Boli’nin golü ve zaferle hatırlarlar. Benimse hafızamda bambaşka kareler var o günle ilgili: Maçı TRT yayınlamış ve Mustafa Denizli yorumlamıştı. Gullit, 3 yabancı kuralı nedeniyle kadro haricinde kalmış, Van Basten’lı, Rijkaard’lı, Maldini’li, Lentini’li Milan maça favori olarak çıkmıştı. Mustafa Denizli, böyle maçların sürprizlere gebe olduğunu ve golün beklenmedik bir oyuncudan gelebileceğini söylemişti yorumlarında. Gerçekten de Fransızlar’a tarihteki tek Şampiyonlar Ligi şampiyonluğunu getiren gol, bir stoperden, Boli’den geldi.

‘VAN BASTEN KURALI’ BÖYLE DOĞDU

Ancak benim için Basile Boli’nin tanımı kupa kazandıran o gol değil, maçın son bölümünde Van Basten’a arkadan yaptığı fauldür. O yıllarda, fantastik yıldızlar için pek uygun bir ortam yoktu maalesef. Bugünkü gençler bize “yahu Cristiano’nun istatistiklerine bakın; nasıl Maradona’nın, fenomen Ronaldo’nun ondan iyi olduğunu iddia edersiniz” dediklerinde gülümsememizin nedeni de bu.

ÇOK FAZLA CANi TEKME!

O yıllarda bir yıldızsanız öyle çok tekme yiyordunuz ki, 15 yıl en üst seviyede sağlığınızı korumanız imkansızdı zaten. Van Basten da futbolda estetiği temsil eden bir yıldız olduğu için, çok fazla cani tekme yedi kariyeri boyunca. Hatta o Devler Ligi finalinin 86’ncı dakikasında Boli’den arkadan yediği tekme, futbolda oyun kurallarının da değişmesini sağlamıştır: Van Basten’ın kariyerini bitiren o hareketten sonra, 1994 Dünya Kupası’nda ilk kez arkadan-taban gösteren faullere kırmızı kart çıkmıştır. O kural, o yıllarda “Van Basten kuralı” olarak anılacaktır hatta.

iKi KULÜPTE OYNADI 

Kariyerinde sadece iki kulüpte (Ajax’ta ve Milan’da) forma giydi, sadece 11 sezon ve 338 müsabaka görebildi. Top kontrolü inanılmazdı, çevre kontrolü de öyle. Ama tam arkasından gelen bir tekmeyi kontrol etme şansı yoktu ne yazık ki. Yani bir başka deyişle Van Basten kuralı, Van Basten’ı kurtaramadı. O günden sonra Hollanda, bir daha büyük turnuva kazanamadı. Mühren bir daha orta yapmadı. Kale de topa gelmedi zaten bir daha.

Related ItemsGlokalHürriyetmansetVan Basten
Yorumları Görüntüle (1)

Yorum Sayısı : 1

Bir Cevap Yazın Cevabı iptal et

Hürriyet
21 Nisan 2020
Uğur Meleke

Related ItemsGlokalHürriyetmansetVan Basten

Diğer Hürriyet İçerikleri

  • Devamı
    Edin Dzeko, 4-4-2’de daha faydalı olacaktır

    Arda Güler, yeryüzünde 6 bin 688 gün geçirmiş. Dzeko ise 13 bin 612 günlük. Yani Dzeko, Arda’nın...

    Uğur Meleke 23 Haziran 2023
  • Devamı
    Hatalardan dönülünce galibiyet geldi

    Umut Nayir ve Arda Güler’in girişi sonrası canlandık, atak sürekliliği sağladık. Cuma akşamı FİFA sıralamasının 132’ncisi Letonya’ya...

    Uğur Meleke 20 Haziran 2023
  • Devamı
    Çok acı çekerek kazandık

    Letonya’da galip geldik ama çıkarmamız gereken dersler var. 1996 ve 2008’de Avrupa Şampiyonası’na katılmamız başarı idi. Euro...

    Uğur Meleke 17 Haziran 2023
  • Devamı
    Sezon öyküsü / Teknik adam takımlarının zaferi

    Üç İstanbul büyüğünün 2,1 puan ortalamasının üstüne çıktığı, 10 takımın 43 barajını aşamadığı, orta sınıfın çok zayıf...

    Uğur Meleke 16 Haziran 2023
  • Devamı
    Sezon öyküsü / Beşiktaş rehabilitasyon ve mutluluk merkezi

    Şenol Güneş takımı eski alışkanlıklardan kurtardı, dominant Beşiktaş geri döndü. Geldiği günden itibaren herkese dokundu, Aboubakar’a, Cenk’e,...

    Uğur Meleke 15 Haziran 2023
  • Devamı
    Sezon öyküsü / Jorge Jesus tüm kontrolü 82 günde kaybetti

    Dünya Kupası öncesi herkese eşit davranan Jesus, Katar sonrası bambaşka bir karakter olarak döndü Türkiye’ye. 24 Aralık sabahına...

    Uğur Meleke 14 Haziran 2023
  • Devamı
    Sezon öyküsü / O topuk pasına şampiyonluk yakışırdı

    Sarı kırmızılı takımın geçen 1 sezondan en büyük farkı orta sahadaki kalite artışı. 12 Kasım Cumartesi akşamı Galatasaray...

    Uğur Meleke 13 Haziran 2023
  • Devamı
    14 sene sonra 4 takım kâbusu

    Avrupa’da 4 ekibimiz mücadele edecek. Türk takımları, bu sezon Avrupa kupalarında saygıdeğer performanslar gösterdiler. Dört takımımız birden...

    Uğur Meleke 12 Haziran 2023

Copyright © 1999 Meleke.com

Yaza damga vurabilecek 6 adam
Canlı izlediğim en iyi 10 futbolcu