
Hürriyet Futbol Konseyi’nde Mehmet Arslan, Güntekin Onay ve Uğur Meleke, futbol gündemindeki konuları masaya yatırdı.
SORU 1- Lider Beşiktaş, Kasımpaşa karşısındaki beklenmedik mağlubiyetle çok büyük bir avantajı elinden kaçırdı. Sergen Yalçın özellikle oyuncu tercihleriyle eleştirildi. Siz nasıl değerlendirirsiniz?
SAĞ AÇIKTA ADEM LJAJIC’E GÖREV VERİLEBİLİRDİ
Başarı zehirli bir şey. Bence Sergen Yalçın da kendi başarısından bir miktar zehirlenmiş görünüyor. Kısıtlı bir kadroyla nisan ayına kadar harika işler yaptı. Ama bu onu belli ki inandıklarına tapma hatasına düşürdü. Gökhan başlayacak durumda değilse pekala Ljajic’i sağ açığa koyabilir; en azından Rosier’nin sağ bek performansından mahrum kalmazdı. Ljajic, Euro 2020 elemelerinde milli takımla Lüksemburg maçında sağ açık, Ukrayna önünde de sol açık oynadı zira.
SORU 2 – Galatasaray son 5 maçta 11 puan kaybederek yarışta ağır yara aldı. Skor tabelası bir yana, futbol olarak da beklentilerin çok 2 altında kaldı. Bu bir aydaki düşüşün ana nedeni sizce nedir?
İDEAL 11’İNİ HALA BULAMADI
Rize ilk yarısında karo orta sahalı 4-1-3-2 başladılar. İkinci devrede iki klasik kanatlı 4-4-2’ye döndüler. Hatay maçına 4-1-4-1 başladılar, Donk’un partneri Gedson’du. Maçı stoperde Şener’le 4-4-2 dizilişiyle bitirdiler. Bu dört devrenin hepsinde G.Saray’ın rakipleri daha iyiydi ve skor olarak da gerekeni aldılar. Ligin 33’üncü haftasının içindeyiz ama Galatasaray ideal dizilişini bulamamış. İdeal oyununu bulamamış. Bu yenilgiler normal.
SORU 3 – Emre Belözoğlu’nu teknik direktör olarak ilk sınavında nasıl buldunuz? Oyun taktiği, kadro seçimi ve müdahaleleri nasıldı. Fenerbahçe’de sizce kayda değer bir değişim var mıydı?
BELÖZOĞLU DOĞRU TEŞHİS KOYDU AMA SAHAYA YANSITAMADI
Belözoğlu’nun maç öncesi demecini izledim, aslında farklı şeyler vadediyordu o konuşma. “Ligde 13-14 takım benzer oyun oynuyor ve biz de bu müsabakalarda fark yaratmalıyız” dedi kısaca. Teşhis kesinlikle doğru. Erol Bulut döneminde iç sahada 6 yenilgi alınmasının sebebi buydu zaten. Bulut’un bir deplasman oyunu vardı, ama domine etmesi gereken maçlarda arıza veriyordu. Ancak sahada Belözoğlu’nun bahsettiği türden bir değişim henüz göremedik. En azından şu 4-1-4-1 ezberinden vazgeçer ve mesela karo orta sahalı 4-1-3-2’ye döner diye beklemiştim ben.
SORU 4- Geçen sezon Sörloth, bu sezon da Aboubakar tek başına ligin kaderini tayin ediyor. 11 kişiyle oynanan bir oyunda sadece 1 kişinin bu kadar etkili olması, ligin seviyesi için bir gösterge değil midir?
ŞU AN TEK UMUDUMUZ GENÇ HOCALAR
Çok önemli bir göstergedir hem de. Süper Lig sadece 4-5 yıl önce 1 milyar Euro barajını aşmıştı ve Avrupa’nın en pahalı altıncı ligiydi. Kötü yönetimler, bazı müteahhit yöneticilerin haksız zenginleşmesi ve aşırı borçlanma sonucu bugün 600-700 milyon Euro bandına ve onunca basamağa geriledik. Ligdeki star sayısı son derece azaldı, çoğunluk vasatlaştı. Dolayısıyla Sörloth ya da Aboubakar gibi bir oyuncu bile tek başına kader tayin edebiliyor. Şu sıralar az da olsa bizi umutlandıran şeyse; teknik adam neslinin değişmesi.
SORU 5 – Lider Beşiktaş ve haftaya 2. sırada giren Galatasaray’ın puan kaybettiği haftada Fenerbahçe kritik bir 3 puan aldı. Şampiyonluk yarışı yeniden başladı diyebilir miyiz?
‘BULUT DÖNEMİNDEN NE FARKI VAR Kİ?’ DİYE SORGULADIM
BiR yanım ‘Emre Belözoğlu’nun bu kadar kısa sürede mucize yaratması zaten imkansızdı’ diyor. Diğer yanımsa ‘Bu oyunun Erol Bulut dönemi oyunundan ne farkı var ki şimdi?’ diye sorguluyor! Başlangıç 11’i (zayıf Sinan Gümüş tercihi dışında) aynı. Strateji aynı. İlk devreyi çöpe atma huyu aynı. İkinci devrenin başıyla beraber hareketlenme aynı. 20’si Caner Erkin’den 38 orta aynı. Bir duran topla kazanılan bir maç. Emre Belözoğlu’nun herhalde birtakım farklılıklar yaratması için zamana ihtiyacı var. Bu Fenerbahçe bana fikir vermedi çünkü.
SORU 6 – A Milli Takım, Dünya Kupası elemelerine 3 maçta 7 puanla başladı. Hollanda ve Norveç’i net skorlarla deviren milli takımın Letonya gibi vasat bir takıma puan kaybetmesini nasıl okumalıyız?
EYLÜLDE DE 7 PUAN ALMALIYIZ
Büyük resme bakarsak 3 maçta 7 puan gayet iyi sonuç. Ancak 2 devi geçtikten sonra tabii ki Letonya’ya takılmak acı verdi. İlk iki maçta pragmatik taktiği ile övgüyü hak eden Şenol Güneş, maalesef Letonya maçında 3-1’i bulduktan sonra aşırı vites küçülttü ve 2 puanı hediye etti. Eylül ayına umutlu gidiyoruz. Oradan da çıkaracağımız 7 puan gruptaki avantajlı konumumuzu sürdürmemize sanırım yetecektir. Milli takımla ilgili çok umutluyum ben.

https://www.hurriyet.com.tr/sporarena/emre-belozoglu-fenerbahce-icin-mukemmel-bir-lider-41781690
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS