21 Mayıs 2005 günü Bundesliga’nın son maç günü saat 16:00’da ligde beşinci sıradaydılar ve UEFA Kupası’na bile gidecekleri kesinleşmemişti. Şampiyonlar Ligi ise bir küçük hayalden öte değildi, zira hem Stuttgart’ın hem de Herta Berlin’in puan kaybetmesi, onların da kazanması gerekiyordu.
Hayal gerçekleşti, şampiyonluğu garantilemiş Bayern Stuttgart’ı yendi, ligde hiçbir iddiası olmayan Hannover Hertha’ya iki puan kaybettirdi. W.Bremen, Kaiserslautern’i 2-1 yenerek Şampiyonlar Ligi’nde Almanya’yı temsil etme hakkı kazandı.
Tarih bu kez 7 Aralık 2005’i, saatler 21:45’i gösteriyordu. Werder Bremen, Şampiyonlar Ligi C Grubu’nda son haftaya 4 puanla son sırada girmiş, UEFA Kupası’na gitmeyi garantilemesi için bile Panathianaikos’u 2-1’den daha iyi bir skorla yenmesi gerekiyordu. İkinci tursa yine küçük bir hayal gibiydi, çünkü gruptan çıkmayı garantileyen ve İtalya’ya yedek kadroyla gelen Barcelona’nın da Udinese’yi evinde yenmesi lazımdı. Evet, hayal bir kez daha gerçek oldu ve Werder Bremen ikinci tura çıktı.
Şimdi Avrupa’nın en golcü ve en şanslı adamlarının karşısında kupanın en büyük favorilerinden Juventus var. Kıtanın en kolay gol bulan takımının, en zor gol yiyen ekibine karşı neler yapabileceğini (veya neler yapamayacağını) bu Cuma gecesi Taktik’te Rıdvan Dilmen ve Okay Karacan’la birlikte tartışacağız. Katkılarınızı umeleke@milliyet.com.tr’ye bekliyorum.
http://www.milliyet.com.tr/2005/12/20/spor/spo06.html
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS