Terim’in harika antrenörlük kariyerinin en önemli yapıtaşı, “bir olma” duygusu. Liderlik becerisi, retoriği. Sahaya 11 küçük Terim çıkarabilmesi. Ama bu olağanüstü liderlik becerisi, egoyla karışınca yardımcı antrenörlerinin de her birinin küçük Terimler olmasını engelleyememiştir. 25 yıllık birinci adamlık kariyerinde tek bir antrenör yetiştirememiş olmasında da sanırım bu unsur ön planda. Terim’in yanına giren ikincilleşiyor, ast-üst atmosferinde yaşıyor, Terim’den farklı düşünme-itiraz etme becerisini kaybediyor.
Hamzaoğlu da bence umut vaat eden değerli bir teknik adam olmasına rağmen Terim’in gölgesinden çok etkilendiğini Dünya Kupası’ndaki Sneijder yorumuyla gösterdi. Galatasaray’a gelirse muhtemelen yerlilerde ani bir performans artışı olur, 3-4 haftalık bir bahar atmosferi yaşanabilir. Ama uzun vadede sarı-kırmızılıların temel sorunu olan “adalet duygusunun kaybolması”nı tamir edebilir mi, takımda samimi eşitliği sağlayabilir mi, Selçuk’un Furkan’la, Sneijder’ın Burak’la eşit olduğuna herkesi tekrar inandırabilir mi zaman gösterecek tabii ki…
Son olarak herkesin aklına gelen ihtimalle ilgili fikrimi ekleyeyim: Bilal’le Gekas devre arası Galatasaray’a gelirlerse, Gekas 1-2 sezon, Bilal 2-3 sezon çok faydalı olurlar.
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS