Dün akşam Danimarkalılar’ın, gece de Almanlar’ın biraz şanslı olduğunu kabul etmek gerek. Kharkiv’de sahadaki 22 adamın belki en yeteneksizi Poulsen soldan gelişigüzel bir orta yapıyor, savunmaya çarpan top Krohn-Dehli’nin önüne düşüyor ve maçın tek golü geliyor… Gece Lviv’de etkisiz bir oyun oynayan Gomez’in sahayı terk etmesi için topun dışarı çıkması beklenirken Khedira’nın ortası geliyor, Bayern’in santrforu golünü atıp 3 puanı kazandırıyor!
Tabii şanslı Almanlar’ın şansını üreten Khedira’nın altını daha kalın çizmek gerek. 2010 Dünya Kupası’nda yıldızlaşıp Real’e geldiğinde tek yönlü bir orta saha oyuncusuydu. İlk sezonunda da İspanya’da zaten 0 gol/0 asisti var. Derken Mourinho’nun elinde evrildi, Barcelona’ya karşı da Portekiz’e karşı da gol arayan bir adam oldu. Dün iki net pozisyona girdi, golün de asistini yaptı. Eskiden sade bir orta saha oyuncusuydu, şimdi sadeliğini koruyor ama artık sıkça göz alıcı işler de yapıyor. Mesut’taki göz alıcı sadelik onda da görülmeye başladı yavaş yavaş…
Faydasız faydalı
Kharkiv’deki maça damga vuransa sadelikten nasibini almamış, hatta biraz fazla göz alıcı bir adam… Herhalde Bayern’in veya Hollanda’nın hocası olsaydım, yapmakta en çok zorlanacağım tercih Robben tercihi olurdu. Yeteneklerinden sual olunmaz, bazı maçları tek başına sırtlayıp götürecek kadar fayda üretebiliyor. Ama eğer kötü bir günündeyse dünya üzerinde kendi takımına onun kadar zarar verebilecek bir başka oyuncu yoktur herhalde! Aslında dün Danimarka önünde şanslı bir eşleşme yakalamıştı, yetenekleri kısıtlı sol bek Poulsen’e karşı şov yapabilecek imkânı vardı. Ama yapamadıkça tekrar denedi, denedikçe topları daha çok ezdi. Sneijder, van Persie, Afellay gibi oyuncuların olduğu bir takımda Robben topu daha fazla paylaşmak zorunda. Paylaşmazsa dünkü gibi yenilgiler de kaçınılmaz oluyor.
Danimarka’nın galibiyetinde rol oynayan bir başka önemli adam da şüphesiz van Marwijk’ti. 2010 Dünya Kupası’nda ve 2012 elemelerinde başarısı tescillenmiş sistemini maçın başında değiştirmemesini anlıyorum. Ama 30’uncu dakikadan itibaren bu maçın De Jong’suz/Huntelaar’lı bir düzeni kaldıracağı anlaşılmıştı. Van Marwijk’ın bu değişiklik için 70’inci dakikayı beklemesi önceki gün Smuda’nın başına geleni ona da yaşattı. Kazanmak için Hollanda’ya süre yetmedi.
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS