Geçtiğimiz günlerde The Guardian’da yayınlanan bir makale, on numaraların, ya da daha doğru ifadeyle “oyun kurucu orta saha”ların dönüşümünü anlatıyordu: Bayern’in 22’lik oyun kurucusu Toni Kroos 15 dakikalık iki yönlü futboluyla Juventus karşısında Bayern’e yarı final biletini hazırlayan adamların başında gelirken, G.Saray’ın 29’luk on numarası Sneijder turu Real’e hediye edenlerdendi. Hollandalı oyun kurucu, Bernabeu’da hücumda etkisiz kaldığı gibi Alonso’nun da maçı yönetmesine müsaade etmişti. Aslında hafta içi Devler Ligi’nde sahneye çıkan bu iki adam sadece kendilerini değil, değişen futbolu da sembolize ediyorlardı: Günün futbolunda hücumda yönetmen, savunmada seyirciyi temsil eden Kaka, Diego veya Sneijder’ların yerini hücumda yönetmen, savunmada yardımcı yönetmenlik yapan Kroos’lar Müller’ler alıyor.
Bugünün manşetlerinde iki güzel gol attığı için “Uçan” Salih’i okuyacağımız kesin… Ama dünkü Salih’i yalnızca iki güzel gol attığı için değil, 53 ve 59’da Ordu’nun hızlı ve tehlikeli iki kritik çıkışını kestiği için de koymak lazım manşete. Bizim Orhan Uluca’nın bana önerdiği The Guardian makalesine göre Sneijder geçmişi, Kroos geleceği, savunma performansı açısından Sneijder’ın önünde, Kroos’un gerisinde olan Mesut Özil de bugünü temsil ediyor. Bu senaryoyu Fenerbahçe’ye uyarlarsak Alex geçmişti, Cristian bugün, Salih de gelecek… Ama Salih de, Kroos da bu standartta yürürlerse geleceğin gelmesi için fazla beklemek gerekmeyecek gibi.
Tabii Ordu-Fenerbahçe öyküsünü okurken gerek hafta içi, gerekse hafta sonu gelen net galibiyetlerde başrol oynayan Kocaman’ı da unutmamak gerek. Eğer bir sezonda 60 küsür maç oynuyorsanız, her müsabakada muhakkak istim üstünde olan, gözü parlayan adamı seçmeyi bilmeniz gerek. Lazio önünde kulübede başlayan Caner ve Salih dünün yıldızı olduysalar, elindeki geniş kadroyu doğru kullanan Kocaman’a da hakkını teslim etmemiz lazım.
Fenerbahçe üç cephede iddiasını sürdürüyorsa, bunda Kocaman’ın hep üstünde durduğu iki yönlü futbol mecburiyetinin de önemli payı var. Dün Ordu’nun çizgiden çıkarılan iki topunun birini Fenerbahçe’nin sağ açığı, diğerini sol açığı engellediyse sarı-lacivertliler çağdaş hücum-savunma dengesini de tutturmuş demektir.
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS