Van Hooijdonk, Alex, Anelka, Appiah ve Roberto Carlos gibi yıldız oyuncuları transfer edip Fenerbahçe’yi modern bir Ferrari’ye dönüştürme çabasında olan mevcut bilge, takımın başında tutmakta ısrar ettiği teknik ekiple, arabasına yazık ediyor gibi…
Fransız 1. Ligi’nde mütevazı bir ekiple mücadele etmesine rağmen sezonun flaş takımlarından biri olmayı başaran Le Mans’ın başarısının sırrı, teknik direktör Hantz’ın sıra dışılığında gizli… 36 yaşındaki genç adam, maç öncesi oyuncularına taktik verirken zifiri karanlık bir ortamı tercih ediyormuş! Oyuncuların böylece söylenenlere daha iyi konsantre olduğunu söylüyor Hantz…
Norveç 4. Ligi’nde mücadele eden Sonma’nın da benzer bir durumu var galiba… Takımın hocası, soyunma odasındaki oyuncuları iyi seçememiş olmalı ki, Nordland karşısında sahaya 67 yaşındaki veteran Steinar Solli’yi sürmüş. İşin doğrusuysa maçtan sonra öğrenilmiş, ilk 11 oyuncularından biri stadyuma gelen metroyu kaçırınca, takım Solli’ye mahkum olmuş!
Işıkları yakın!
Bence Fenerbahçe’de el üstünde tutulan, Alman milli takımı ve Schalke için de adı geçen Christoph Daum’da da Le Mans veya Sonma gibi bir durum söz konusu. Alman teknik adamın kariyerini incelediğimizde ortaya çıkan ilginç veriler, ancak esrarengiz bir karanlık(!) gerçekle açıklanabilir.
Teknik adamlık kariyerine 1986’da Köln’de başlayan Daum, önceki sezon UEFA Kupası’nda final oynayan takımı , 1989 ve 1990’da Almanya ikincisi yapmış. Daha sonra 1989’un UEFA Kupası finalisti Stuttgart’a gelen Daum, 1992’de bu ekibi Almanya şampiyonluğuna taşımış, ama 1993 Şampiyonlar Ligi’ne ön elemede veda etmişti.
Ocak 1994’te Beşiktaş’ın başına geçen Daum, siyah-beyazlıları bir sonraki sezon lig şampiyonluğuna taşırken, UEFA Kupası’na ikinci turda veda etmişti. “Lig ustası, Avrupa başarısızı” Christoph Daum ayrıldıktan sonra Beşiktaş, Rasim Kara yönetimindeki 1996-97 sezonunda UEFA Kupası’nda tarihinde ilk kez 4 takım eleme başarısı göstermiş, dördüncü turda İspanyol devi Valencia’ya kaybetmişti.
Daum’un bir sonraki durağı, tekrar Beşiktaş’a dönmeden önce 4 buçuk sezon çalışacağı Bayer Leverkusen oldu. Takımı dört sezon boyunca ilk üçte tutarak üç kez Şampiyonlar Ligi’ne taşıdı. Daum, 1999-2000’de gruptan çıkaramadığı takımdan 2000-2001 sezonunda ayrılırken Leverkusen, Topmoeller yönetiminde 2001-2002 Şampiyonlar Ligi’nde final oynadı!
2001-2002 sezonunda tekrar Beşiktaş’ta çalışan ve başarılı olamayan Daum, 2002-2003 sezonunu Avusturya’da Austria Wien’i şampiyon yaparak geçirdi.Daum yönetiminde UEFA Kupası’na ikinci turda veda eden Austria, 2004-2005’te aynı kupada Lars Söndergaard yönetiminde son 16’daydı!
Overrated!
Bu kadar lig başarısının tesadüf olamayacağı gibi, bu derece Avrupa başarısızlığının da rastlantılardan ibaret olamayacağı mâlum… Daum gerçeğinden yola çıkarak dünyada olduğundan fazla gösterilen (overrated) teknik adamları derleyelim istedim. Daha önce abartılan oyuncularla ilgili yaptığımız araştırma çok iyi sonuçlar vermişti, sevgili okurumuz Murat Genç’in de aynı araştırmayı teknik adamlarla ilgili yapmamız önerisi vardı. Benim en çok abartıldığını düşündüğüm hocalar Louis van Gaal, Luis Fernandez ve Rudi Voeller… Yerli veya yabancı önerilerinizi umeleke@milliyet.com.tr’ye bekliyorum.
http://www.milliyet.com.tr/2006/01/03/spor/spo14.html
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS