Azerbaycan’ın 2 maçta 9 gol yiyerek düne yüksek motivasyon ve gerilimle gelmesi… Bu müsabakanın, Azerilerin evinde oynadıkları ve telafi umudu taşıdıkları ilk maç olması… İlk yarıda yakaladığımız 3 net gol pozisyonunda Hamit ve Gökhan’ın şanssızlığı… Zeminin kötülüğü… Hepsi talihsiz detaylar… Ama hiçbiri FIFA sıralamasının 102’ncisine (yani ancak Sudan, Katar, Yemen gibileriyle yarışabilen bir futbol ülkesine) puan kaybetmek için mazeret sayılamaz. Dörtlü grupta (Almanya, Belçika ve Avusturya’nın hepsinin kalan 2 takımdan 12 almayı hedeflediği bir ortamda) bu kayıp, telafisi zor bir kayıp. Galiba tek çaremiz, Azeri soydaşlarımızdan bunun telafisini istemek: Belçika ve Avusturya’ya da lütfen evinizde yenilmeyin. Bu 3 puanı evezini çıxın (*telafi edin).
* * *
Evet, Berlin’den sonra Bakü’de de yine takımında oynamayan bazı adamlar sahadalardı. Evet, o adamlar takımlarında forma giyiyor olsalar bile bu pozisyonlarda oynamıyorlardı. Haliyle Hiddink’in de bunların farkında olmaması mümkün değil. Ama Hollandalı Hoca, 35 günde (ikisi hayati) 4 maç oynayacağı için mevcut kulüp havasını bozmak istemedi ve Terim’den devraldığı ekibe büyük müdahaleler yapmadı. Doğru yaptı/yanlış yaptı tabii ki tartışılabilir, ama sanırım tartışılmayacak bir şey var; beş buçuk ay sonra İstanbul’da, Avusturya’yı ağırlarken tekrar tekrar bu mevzuları konuşmayacağız. Hiddink, önündeki 6 ayda ulusal kadro iskeletini geliştirmek zorunda. Hiddink’in 16 Mart’ta Bosphorus’ta yaptığı basın toplantısında bizzat oradaydım ve Hollandalı Hoca yüzün üstünde insanın gözünün içine bakarak zamanının büyük bölümünü maç izleyerek geçireceğini anlattı. “Beylerbeyi’nde boş vakit geçirmemin kimseye faydası yok. Türkiye’nin ve Avrupa’nın her yerinde maç izlemeliyim, kıtanın her köşesindeki Türk oyuncuları milli takıma kazandırmaya çalışmalıyım” dedi o gün… Zamanı geldi de geçiyor artık… Bu maç, bir dönemin sonu olmalı… Bu 6 ayda milli takımın 2014 kadrosunu kurmak zorunda Hiddink…
* * *
Son bir not, yediğimiz golle ilgili… Rıdvan Hoca’ya saygı duyuyorum, ama duran toplarla ilgili sıkıntımızı da alan savunmasının çözeceği fikrine katılmıyorum. Dünyada alan savunmasını başarıyla uygulayabilen takım sayısı iki elin parmaklarını geçmiyor; çünkü zonal defans, birbirini çok iyi tanıyan ve uzun süre oynamış oyuncular istiyor. Birçok büyük takım hocası, “golleri alanlar değil, oyuncular atıyor” prensibiyle adam adama defans uygulamaya devam ediyorlar. Hiddink’in de yeni kadrosuyla adam adama prensibini sürdürüp, görevini yapmayanlarla ilgili çalışacağını zannediyorum.
Evezini çıxın*
Yorum Sayısı : 4
Bir Cevap Yazın

Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS