Galatasaray’da Hamzaoğlu döneminin en büyük sorunu; herkesin eşit, lâkin bazılarının “daha eşit” oluşuydu! Dün akşam 19:00 itibariyle Galatasaray’da “daha eşit”lik dönemi bitti. Dün forma yüzde yüz adaletle dağıtıldı, maçı gerçek eşitlik dağıtıcısı Mustafa Denizli kazandı
Galatasaray’da 2016 sonbaharının en gözde gündemi; “birilerini kazanmak”, “birilerini yıpratmak” gibi manşetler ve hayali hedeflerle yapılan değirmen savaşlarıydı. Hamzaoğlu’na göre medya sürekli onları yıpratmaya çalışıyor, oyuncuları yetersizmiş gibi gösteriliyor, o da sürekli bu futbolcuları kazanmak için oynatıyordu. Sonuç hüsran oldu. Zira bir oyuncuyu kazanmaya çalışmak, onun alternatifinin kazanılma hakkını görmezden gelmek demektir. Siz bir adamı kazanma amacıyla kötü oynadığı halde 5 maç üst üste kesmiyorsanız, kulübede bekleyenin “benim kazanılmam gerekmiyor mu peki?” düşüncesine engel olamazsınız. Galatasaray’ın ilk yarıdaki temel problemi buydu zaten. Birileri kazanılacak diye birileri kaybedildi. Sonuç da iki cephede hüsran oldu.
Mustafa Denizli’nin elinde sihirli değnek yok, ama Sivasspor maçıyla birlikte en azından bir şeyi yüzde yüz başarıyla yaptı: Formayı adaletli dağıttı. 25 kişilik kadroda şu anki form durumu itibariyle oynaması gereken 11 adam kimse, formayı o 11 adama verdi. Ne bir eksik, ne bir fazla. Ne birini kazanma adı altında kayırdı, ne birini gözden kaçırdı. Dün Sinan 11’de çıkarken sadece o değildi tercih edilen; aynı zamanda Galatasaray’ın 25 oyuncusunun hissettiği adaletti. Dün Türk Telekom Arena’da o, bu, şu, beriki, öteki değil; adalet kazanıldı. Gecenin özeti bu.
SKOR ALDATMAMALI
Şüphesiz ki Galatasaray’ın ligin en sorunlu takımlarından Sivas’ı Türk Telekom Arena’da yenmesi, her şeyin güllük gülistanlık olduğu yanılgısı yaratmamalı. Mustafa Denizli, sağ beke ve 6 numaraya doğru takviyeleri yapmış gözüküyor ama hâlâ hem santrfor hem de kenar hücumcusu pozisyonlarına birer takviye yapmalı. Burak, Sinan, Yasin, Podolski sezonun herhangi bir noktasında kendilerini alternatifsiz hissetmemeli. Dün geceki kulübe gibi sıfıra yakın tehdit özelliği olan kulübeler olmamalı. Kulübe samimiyetle tehdit etmeli.
Dün tribünde oturan yeni transfer Martin Linnes, sadece sağ bek için değil gerektiğinde sol bek için de iyi bir alternatif. Olympiakoslu Elabdellaoui milli takımda onu kesince, bir dönem sol bekte de başarıyla oynamıştı Linnes. Denizli’nin onu gerektiğinde solda da kullanabilecek olması, şüphesiz önemli bir avantaj.
***
Türkiye Kupası ciddiyeti
Hamzaoğlu geçtiğimiz sezon kupadan Yasin ve Emre’yi kazanmış, bu oyuncular baharda şampiyonluk yolunda önemli katkı yapmıştı. Mustafa Denizli de kupadan Sinan’ı kazandı. Yasin gibi kupada gayrıciddi oynayanın gözünün yaşına bakmayacak gibi Mustafa Hoca.
***
Beykan geliyor
Sivas’ın ön tarafa takviye ihtiyacı malum. Zaten ara transferde oraya bolca oyuncu aldılar, Texeira ve Hasan Kabze’yi de dün gece izleme şansı bulduk. Ancak tüm bu sükseli isimler içinde en iyisi genç Beykan’dı. Bu yılın sürpriz çıkışını yapan Beykan, daha fazla dikkati hak ediyor.
MAÇIN SLOGANI
Mustafa Denizli, şampiyon yap bizi… 2009’da Beşiktaşlılar’ın dileği gerçekleşmişti ama bu sezon ligde 71 puanın şampiyonluğa yetmeyeceği ortada.
MAÇIN KADER ANI
13’te Hakan’ın taç atışında Sinan’ın İbrahim’e attığı klas çalım, sadece bu maçın değil Sinan Gümüş hikayesinin de kader anı olabilir.
MAÇIN OLAYI
Galatasaray’ın alışıldık 4-2-3-1 düzeninde değil 4-1-2-3 oynayışı. Donk’un solunda Sneijder, sağında Selçuk’la Fenerbahçe benzeri dizilmeleri.
TEKNİK DİREKTÖR KARNESİ
MUSTAFA DENİZLİ
1 Türkiye Kupası’nda canla başla oynayıp gol-asist katkısı yapan Sinan’a hak ettiği formayı vermesi, başlı başına büyük bir artı.
2 İkinci artı da, Galatasaray’ın ideal stoper ikilisi Chedjou-Denayer’ı bulması. Bu maçı tek başına Denizli kazandı desek çok abartmış olmayız.
OKAN BURUK
1 Forvetteki kısıtlı alternatiflerini geliştirerek ikinci yarıya başladı ama henüz takım bütünlüğü oturmamış.
2 Yine de son 30 dakikada yaptığı değişiklikler, Burhan’ın sağ beke geçişi, Texeira’nın katkısı göz önüne alındığında çıkışa geçecekleri kesin gibi.
MAÇIN YILDIZI
SİNAN GÜMÜŞ
“Maç değiştirici” kapasitesi olduğunu hissettiriyordu, ilk kez sahneye koydu. İlk iki golün kahramanı, belli ki bu çalımları bu ülkede uzun yıllar atacak.
MAÇIN HAYAL KIRIKLIĞI
HASAN KABZE
Sivas’ın en sorunlu bölgesine büyük umutlarla yapılan Hasan Kabze transferinin ilk maç itibariyle katkısı çok kısıtlıydı. Zihinsel olarak gerilemiş Hasan.
MAÇIN FOTOĞRAFI
SABRİ’NİN ÇABASI
11’de Sneijder’ın sağa doğru attığı lüzumundan süratli pası Sabri’nin yakalama çabası ve başarısı. Çünkü yarım saniye içinde protestonun kıyısından alkışa geçiş yaptı tecrübeli oyuncu.
MAÇIN HAKEMİ
CÜNEYT ÇAKIR
1 Galatasaray’ın kazandığı penaltı öncesi verilen taç kararı hatalıydı. Tabii ki kıdemli yardımcı Bahattin Duran’ın sorumluluk alanında yaşanan bir hadise bu. Taç atışı sonrası gelen penaltı kararında ise haklıydı Cüneyt Hoca.
2 Kone’nin Sneijder’a yaptığı kontrolsüz hareketse siyah ya da beyaz olarak net açıklanamayacak gri bir penaltı. Çakır koyu gri buldu, ben de aynı kanaatteyim, hocanın yorumuna saygı duyuyorum.
NOTU: 8,2
GÜZEL
Denayer, belli ki 1-2 yıl içinde City’nin, Premier Lig’in hatta belki de dünyanın en iyi stoperlerinden biri olacak. Klas, soğukkanlı, cesur.
ÇİRKİN
Oumari, Sivas savunmasının göbeğine çabukluk getirmemiş gözüküyor. İkinci golde de Sinan’a geçilişi acemiceydi.
TRİBÜN
Burak’a yapılan protestoyu bütün medyanın ağız birliğiyle lanetleyeceğini tahmin edebiliyorum. Ancak ben genel kanının aksine, taraftarın küfretmedikçe, hakaret etmedikçe görüşünü hür iradesiyle, ıslıkla, beyaz mendille dile getirme hakkı olduğuna inananlardanım.
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS