Lisede ödevlerini eksiksiz yapan ve kontrol etmesi için öğretmenlerini uyaran öğrencilere benziyor Mourinho ve Capello… Ama 22 Şubat’ta sıra beden eğitimi dersine geldiğinde sınıfın “en güzel çirkini” Ronaldinho, onlara gününü gösterecek
Mourinho ve Capello, aynen o “gıcık” öğrenciler gibi, ödevlerini eksiksiz yerine getirmişler, takımlarına arkayı iyi kapatmayı ve kros yoluyla futbol mucizesi üretmeyi belletmişler. Ama, ders programında 22 Şubat, beden eğitimi dersi gibi gözüküyor. Hafta içinde dünyanın en iyi futbolcusu seçilen ve kendi deyimiyle “çirkin ama iyi bir adam” olduğunu söyleyen Ronaldinho’nun 2006’da futbolun miladını gerçekleştireceğini umut ediyoruz.
Aslında bu konuda yeterince yazdık, ama İzmirli Mehmet Salkım’ın e-maili, yeni yılla ilgili umutlarımızın başına bunu koymamız gerektiğini hatırlattı. 2006 ile ilgili diğer umutlarımızla devam edelim.
Önceki sezon Beşiktaş-Adanaspor maçında attığı golle, oturduğu yerden para kazanıyor iddialarını doğrulamış ve dört büyüklerin tamamında kendisine forvetin hemen arkasında oturulacak yer tahsis edilmiş tek Türk, belki de “tüm zamanların en yetenekli Türk futbolcusu”…
Sergen’den bahsediyorum. Jazz dergisi yayın yönetmeni müzisyen Önder Foçan’ın ‘Negres’ (tersten okuyunuz) isimli eserini üretirken ilham aldığı futbolun sanatkârından… Romario’nun 40 yaşında Brezilya’da gol kralı olduğu bir yılı kapatırken, ondan tam 6 yaş genç olan Sergen’in yaptıklarını konuşmak istiyoruz yeni yılda.
“Bir kişinin ölümü trajedi, bir milyon kişinin ölümü ise istatistiktir” diye meşhur bir söz var. Ya da çok acı bir gerçek belki de. Angola’da 30 yıldır süren iç savaşta o istatistik adledilen rakam kadar insan hayatını kaybetti. Angola, dünya kupasına katılana değin birkaç satır yer bulmuştur Avrupa medyasında. George Best’in hayatını kaybetmesiyse sayfalarımızı doldurdu günlerce. Yeni yılda umut ederiz, bir kişinin ölümünün trajedi olduğu gerçeği değişmesin, ama bir milyonun ölümü de istatistik sayılmasın..
İç savaşla, açlıkla uğraşan Angola, Togo, Fildişi Sahilleri ve Kongo’nun futbol tarihinde ilk kez Dünya Kupası’na katılmasının da bir nedeni vardır mutlaka… Mutlaka…
http://www.milliyet.com.tr/2005/12/30/spor/axspo01.html
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS