• ANA SAYFA
  • HÜRRİYET
  • PROGRAM
  • RADYO
  • VİDEO
Uğur Meleke resmi sayfası
  • ANA SAYFA
  • HÜRRİYET
  • PROGRAM
    • beIN Manşet, 27 Mayıs 2022
    • beIN Manşet, 26 Mayıs 2022
    • beIN Manşet, 25 Mayıs 2022
    • beIN Manşet, 24 Mayıs 2022
    • beIN Manşet, 23 Mayıs 2022
  • RADYO
    • Radyospor, 22 Mayıs 2018
    • Radyospor, 16 Mayıs 2018
    • Radyospor, 15 Mayıs 2018
    • Radyospor, 14 Mayıs 2018
    • Radyospor, 9 Mayıs 2018
  • VİDEO
    • beIN Sports, 22 Ocak 2021
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 23 Ağustos 2020
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 19 Ağustos 2020
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 12 Ağustos 2020
    • Avrupa Ligi Özel, Nesine, 10 Ağustos 2020
  • Facebook

  • Twitter

  • Pinterest

  • Instagram

  • YouTube

  • RSS

Hürriyet

Disiplin, zekâya karşı

Disiplin, zekâya karşı
Uğur Meleke
7 Şubat 2015

Disiplinli F.Bahçe savunması, 7 maçta sadece 2 gol yedi, ikisi de bireysel hata kaynaklı idi. Son 7 maçın hepsinde gol yiyen Trabzon’un amacıysa, Erkan’ın zekâsıyla yediğinden fazlasını üretebilmek. Son dönemde kontratakları taktik faullerle kesen Yanal’ın ekibi, rakibin yegane oyun kurma seçeneği M.Topal kanalını kapatırsa avantaj sağlayabilir. Fenerbahçe’nin avantajıysa Bosingwa’nın yokluğu. Zira Caner, Bosingwa tehdidi olmadan çok daha rahat çıkacaktır ileri.

Transfer şampiyonu Trabzonspor, bence sezona somut olarak ancak Ocak’ta start verebildi. Üstelik “Ersun Yanal, Halilhodziç’in enkazını toparlıyor” diyenlere hiç katılmamama rağmen. Tam aksine, bence Boşnak Hoca yaz döneminde iyi iş çıkardı; 20 küsür transfer eklenmiş toplama bir grubu, takıma dönüştüren oydu. Birlikte oynama becerisi sıfır olan bir takımla bir Rus temsilcisini saf dışı edip gruplara kaldı. Ayrılığına neden olan en büyük problemse, bir ideal 11 oturtmamasıydı… 13-14 değil 25 oyuncuyla sezonu götürmeye kalktı. Bu kadar yeni transferi olan, bu kadar eklektik görünümlü bir grubun ideal 11 oturtmadan kazasız devam edebilmesi imkansızdı bence.

Yanal da başlangıçta aynı hataya düştü, kupada-Avrupa’da-ligde farklı 11’ler kullandı; hatta üçlü savunma fantezisine bile girişti. Maçtan maça bu kadar performans farklılıklarının oluşmasının nedeni de buydu zaten. 20 yeni transfer yapıp, bugünden yarına oturmuş bir takım gibi davranamazsınız. Bu takımın ideal bir 11’e, o 11’in de birlikte oynama alışkanlığına ihtiyacı vardı. Gerçeği Ocak’ta gördü Ersun Hoca. Sivas, Keçiören ve Erciyes maçlarına (sakatlık vs. problemler dışında) aynı 11’le çıktı. Takım yeniden doğdu adeta. Birlikte oynama ezberi gelişti yavaş yavaş. Ve Fenerbahçe maçı öncesi de önemli bir gelişim bu şüphesiz.

Hücuma Erkan Zengin’in zekâsının katılımıyla işlevsellik kazanan ve skor sorununu çözen Trabzonspor, savunmadaysa sıkıntılı. Çünkü maaile ileriye gidip, çabuk geri dönüş yerine taktik faul yolunu seçiyorlar. Erciyes önünde 6 sarı kart gördüler, 4’ü taktik faul kaynaklıydı. Muhtemelen bu maçta da Mehmet Topal ve Diego’ya bolca faul yapacaklar; özellikle Fenerbahçe’nin yegane çıkış yolu olan Mehmet’in yolunu tıkamaya çalışacaklar.

Mehmet bu sezon harika gidiyor. Fenerbahçe’nin en iyisi, hatta ligin de en iyilerinden. Kasımpaşa önünde Mehmet’siz Fenerbahçe, çıkışlarda sıkıntı yaşamıştı. Alves riskli paslarla çıkışlar denemiş, Babel’in gol pozisyonu da buradan doğmuştu. Ama Mehmet olduğunda Fenerbahçe’nin çıkışlarında sorun yok. Hatta savunmasında da. Geri dörtlü, Mehmet’le birlikte o kadar iyi bir blok oluşturuyor ki son 7 maçta toplam 7 net pozisyon vermediler belki. 7 maçta yenen iki golün biri (Aatif’ınki) Caner’in hatalı pasından, biri de (Traore’ninki) Topuz’un pozisyon hatasından geldi. Son 5 lig maçında Trabzon’dan hiç gol yemeyen Fenerbahçe, savunmasında bu disiplinli görüntüsüyle bu kez de kolay geçit verecek gibi gözükmüyor.


Cardozo’nun kafası

Trabzon’un son 3 resmi maçında aynı senaryoyu izledik: Bosingwa stoper başlıyor, Mustafa bitiriyor. Mustafa girince Bosingwa sağ beke geçiyor ve adrese teslim ortalarıyla gol yaptırıyor Portekizli. Bu kez Bosingwa yok ve Cardozo’nun kafasını bulması gereken Erkan gibi gözüküyor. Trabzonspor ligde açık oyunda en fazla orta yapan takım (353 orta) ve en fazla kafa golü bulan da onlar (11 gol).

Oscar Cardozo, Traore’nin Mehmet Topuz’u yakaladığı gibi anlar kovalayacak muhtemelen, ve bu da Trabzon’un bir numaralı gol şansı. Ama Bosingwa’nın yokluğunda Cardozo adresine ulaşacak toplar azalacak şüphesiz. OPTA Stats’tan Trabzon için can sıkıcı bir not: Trabzonspor bu sene ligde Bosingwa’sız hiçbir maçını kazanamamış.

LİGİN EN FAZLA KAFA GOLÜ ATAN TAKIMI TRABZON
Süper Lig Kafa sol sağ penaltı 18 dışı 18 içi
Trabzonspor 11 14 9 3 5 29
Erciyesspor 8 3 12 0 2 21
Galatasaray 6 9 14 2 4 26
Akhisar B. 6 6 9 1 3 18
Fenerbahçe 5 5 20 5 4 26
Kasımpaşa 5 5 17 2 4 24
Başakşehir 5 5 12 2 2 21
Ç.Rizespor 5 4 9 0 1 18
Gaziantep 5 3 12 0 1 19
Beşiktaş 5 2 21 1 5 24
Bursaspor 4 10 22 2 5 31
Mersin İY 4 8 12 1 4 21
Gençlerbirliği 4 8 11 0 5 19
Sivasspor 4 1 14 2 1 18
Karabükspor 3 7 8 3 1 20
Balikesirspor 3 5 11 2 1 19
Konyaspor 3 5 8 3 1 16
Eskişehirspor 2 5 16 2 6 17


Diego, Emenike ve Gökhan

Diego, son iki maçta Türkiye’de yapması gerekeni yaptı, tabelaya tesir etti. Zira kimse ondan top çalmasını, kendini yerden yere atıp pres yapmasını filan beklemiyor. Gol ve asist bekleniyor ondan. Fenerbahçe’nin son 5 golünden 3’ünün asistini yapan Diego, muhtemelen Trabzon maçına da ekstra özgüvenle çıkacaktır.

Türkiye’deki en uzun suskun dönemi olan 7 haftalık gol orucunu bozan Emenike ise, iki haftadır, hem Kasımpaşa hem de Karabük’e karşı attığı sprintlerle dikkat çekti. Özellikle Fenerbahçe 1-0’ı bulduktan sonra Emenike, muazzam bir tehdit. Çünkü saldıran rakibe karşı atılan 50 metrelik toplar, onun uzmanlık alanı. Bu maçta da 1-0’ı bulan taraf Fenerbahçe olursa, muhtemelen oyun Emenike’nin oyununa dönecek.

Sarı-lacivertliler’in bir başka geri dönen adamı da Gökhan Gönül. Sezona düşük viteste başlamıştı ama Kasımpaşa karşısında Ferhat’ı geçip Kuyt’a yaptığı asist ona moral verdi. Şu anda 53 kazançla, ligin en fazla top çalan adamı. Ve bence Trabzon’un zayıf halkası Musa Nizam’a da çok güçlük çıkarabilir. Doğrusu hem Halilhodziç’in hem de Yanal’ın İshak yerine Musa tercihleri tartışılmaya değer.

Related Items
Yorum Yaz

Bir Cevap Yazın Cevabı iptal et

Hürriyet
7 Şubat 2015
Uğur Meleke

Related Items

Diğer Hürriyet İçerikleri

  • Devamı
    Buruk’un hayali Okan-Emre-Suat’lı orta saha

    2000 yılında Türk futboluna Avrupa kupası getiren o ikonik Okan-Emre-Suat orta üçlüsünün özelliği, aslında hepsinin ‘10 numara’...

    Uğur Meleke 22 Haziran 2022
  • Devamı
    İşin sırrı Jorge Jesus’un orta sahasında

    Jesus gittiği her takımı önce bir 4-4-2’ye adapte etmeye çalışmış. Genelde de orta sahayı bizim baklava, onların...

    Uğur Meleke 16 Haziran 2022
  • Devamı
    Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa

    İzmir’de muhteşem bir tezahürat eşliğinde pırıl pırıl bir milli takım izledik. Uluslar Ligi’nde ilk 4 maçlık periyodu...

    Uğur Meleke 15 Haziran 2022
  • Devamı
    Bizim Lüksemburg’daki gibi bir Luc Holtz projemiz var mı?

    Kuntz’un yerine aday genç bir Türk teknik adamın ümitlerde görev yapması gerekmez mi? Gruptaki üç rakibimizin toplam...

    Uğur Meleke 12 Haziran 2022
  • Devamı
    Artık ağabeylik yok, herkes eşit

    Uğur Meleke, yeni ve gençleşen Milli Takım kadrosunu değerlendirdi. 2008’den bu yana bir büyük turnuvaya gidip tur...

    Uğur Meleke 9 Haziran 2022
  • Devamı
    Futbol tarihimizin en genç kadrosu

    Elbette gelişmemiz gereken noktalar var. Ama umut veren bir grup olduğumuz kesin. 14 yıldır Avrupa’nın son 16’sına...

    Uğur Meleke 8 Haziran 2022
  • Devamı
    Post-Burak süreci başladı

    Artık Milli Takım’da ‘eski Türkiye’den kalan bir abi figürü yok. Uluslar Ligi C seviyesi, elbette bizim ait...

    Uğur Meleke 5 Haziran 2022
  • Devamı
    Kuntz hangi kalibrede bir milli takımda olduğunun farkında değil

    Stefan Kuntz, altyapı kategorisinde çok saygıdeğer bir teknik direktör. Almanya Ümit Milli Takımı’yla yaptıkları, tarihte eşi benzeri...

    Uğur Meleke 2 Haziran 2022

Copyright © 1999 Meleke.com

Hakeme gözlük
Zayıf halkan kadar güçlüsün