Sivas, ligdeki 28 maçının 21-22’sinde aynı futbolu oynadı: Topa sahip olmak gibi bir dertleri yok. Topa hakim olup oyunu istediği gibi yönlendirdiğini düşünen rakibin hata yapmasını bekliyorlar. Top rakipteyken sahayı başarıyla parselliyorlar, iyi alan savunması yapıyorlar. Fenerbahçe ve Galatasaray haricinde neredeyse hiçbir takım Sivas’ın bu defansif anlayışına çare bulamadı, zaten 14 küçükler oyuna hükmetmeye de alışık değiller… Kasımpaşa da topa sahip olmada yüzde 63, şutlarda 22’ye 8, ortalarda 43’e 18 üstünlük kurduğu rakibine neden 4-0 yenildiğini anlayamayacaktır mesela…
Rakibinin hücum ederken hata yapmasını bekleyen Sivaslılar, topu kazandıkları anda en ekonomik biçimde hücuma gidiyorlar. Sadece 3 ya da 4 doğru pasla… “Dar alanda kısa paslaşmalar” klişesinde olduğu gibi… Kendilerini değil topu koşturarak. Bu maçtaki 4 golü de böyle buldular, rakibin hücuma çıkarken kaybettiği toplardan…
Sivasspor’un rakiplerini en sinsi biçimde yakaladığı anlar, maçın başları oluyor genelde… Bu maça kadar ilk çeyrek saatlerde 7 kez skor bulmuşlar, Kasımpaşa da ne olduğunu anlamadan iki hata yapıp iki gol yedi ilk 10 dakikada…
“Sivasspor’un yaptığını neden diğer Anadolu takımları yapamıyor” sorusu geliyor akla. Petkovic gibi oyunu hızlı ve akıllı kuran bir kalecileri var. Ligin Shaq’ı M.Yıldız’a sahipler. Üstüne soğukkanlı Cvetkov’u ekleyin. Bu ligin düzeyinde bu kadar fark, sizi öne çıkarmaya yetiyor zaten…
http://www.milliyet.com.tr/Default.aspx?aType=YazarDetay&ArticleID=511385
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS