Numan Çüruksu, 23’ü ligde, 14’ü Avrupa Ligi’nde, 4’ü kupada olmak üzere tam 41’inci resmi maçına çıktı dün öğleden sonra… Bu sezon Badou N’Diaye 40, Prochazka ve Musa 37’nci kez sahadalardı. Belki fiziksel olarak çok kötü durumda değiller, ama Osmanlıspor’un aslarının yaşadığı şeyin bilimsel karşılığı tam olarak “metal yorgunluğu”… Bir metal çubuğa, parmağınızla üst üste 100 bin fiske vurursanız, yüz bin birinci fiske, onu kırmaya yetebilir. Ve siz bir metal çubuğun, bir fiskeyle kırılmasına hayret edersiniz, geçmişini düşünmeden. Dün Osmanlısporlu futbolcular da özellikle ilk yarıda o fiskelerin yorgunluğuyla kırıldılar sahada.
Maça başlarken 5’i as, 10 oyuncusundan yoksun Mutlu Topçu için 1 puan fena sonuç değildi eminim. Evet, Sivok ve Ertuğrul’un yokluğunda Şamil stoperde güvenliydi. Evet, Jovic-Serdar’ın eksikliğinde sağa geçen Aziz Behich fena bir maç çıkarmadı. Evet sağ açıkta denenen Mert Örnek de özellikle savunma yardımıyla dikkat çekti. Harun Tekin zaten hep on numara… Ama Bursa, Ankara’dan puanla dönüyorsa temel sebebi şu: Karşılarında çok ama çok yorgun bir ekip vardı dün. Fiziksel olarak oradalar ama kafaca birçoğu Alaçatı-Bodrum planları yapmaya başlamış şimdiden.
Sahadaki bu kötü gidişatı durduran adamsa M.Reşit Akçay oldu elbette. Devrede Umar’ı sokup, Maher’i göbeğe çekmesi, maçın kırılma anıydı kesinlikle. İlerleyen dakikalarda Erdal ve Rusescu’yu sokması da olumluydu. Ama bu oyuncuları sokarken sahanın iyisi Regattin ve takımın skor şansı en yüksek oyuncusu Webo da sahada kalabilselerdi, daha fazla gol bulup 3 puan bile yazabilirlerdi hanelerine.
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS