Amerikalılar Filadelfiya’da Türkiye’ye karşı harika bir 45 dakika oynayınca, kupa stratejilerini de o güne göre kurdular. 15 gündür kâbuslarında Arda’yı gören Spector, sağ bekteki yerini Cherundolo’ya bıraktı. İsimsiz ABD Ligi oyuncusu Findley, G.Zan-Servet’e yaşattığı zor anlarla kendini İngiltere karşısında ilk 11’de buldu!
Bradley’nin Türkiye aşısı tuttu denebilir: Yeni sağ bek Cherundolo, 30’uncu dakikada Milner’ı kenara gönderdi. Yeni forvet Findley hareketliydi, Donovan ve Dempsey’ye de kenarlarda oynama şansı vermesi, Amerika’nın hücum opsiyonlarını artırdı. Bu ABD, Slovenya ve Cezayir önünde de iyi işler yapacağına dair sinyaller veriyor.
Aslında İngilizler de ilk maç baskısını göz önüne alırsak kötü değillerdi, Green’in bir “David James anı” yaşayacağını hesaplayamazlardı. Stoperde lanet devam etti, 23 kişilik kadroda yer alması sürpriz olan Carragher, kendini sahada buldu. Capello’nun kanatlar konusundaki kararsızlığı da ilk maçın garipliklerindendi. Kalecisiz, stopersiz, sol açıksız, santrforsuz İngilizler için de bu maçtaki oyun bir felaket sayılmaz.
Maçın neticesine doğrudan etki eden Dempsey golüne gelince… Her turnuvanın kendine özgü bir topu olmasını anlıyorum, hatta gerekli buluyorum. Ama bu kendine özgülük, pekâlâ topun üstündeki desenlerle de sağlanabilir! Orijinal bir kupa topuna sahip olmak için illa ki onlarca mühendisin, yüzlerce saat çalışıp binlerce test yapıp daha kötü bir meşin yuvarlak üretmesi gerekmiyor! 3-5 tane kaleci hatasıyla ekstra 3-5 gol olacak, skor ortalaması da binde bilmem kaç artacak diye topun yüzeyinin her geçen turnuvada daha da kayganlaştırılmasını protesto ediyorum. Bu topla oynadım, profesyonel futbolcuların da fikirlerini aldım: Jabulani, sadece kaleciler için değil oyuncular için de kontrolü zor bir top… Futbolu güzelleştirmiyor, çirkinleştiriyor maalesef…
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS