Birkaç hafta önce “Sürüden ayrılacak yok mu?” yazısı üzerine Ankaraspor teknik direktörü Hikmet Karaman arayıp, kulüp yöneticilerinin kabahatlerine hiç değinmediğimi hatırlatmıştı bana… Onun ardından Sayın İlker Yasin de, benzer bir görüşü, bütün bu olumsuz tablonun esas aktörlerinin yöneticiler olduğu düşüncesini paylaşmıştı. Yerden göğe kadar haklı olduklarının altını çizeyim bu vesileyle… Ancak, kulüp yöneticisi profilinin her geçen gün kötüye gitmesinden o kadar şaşkın, bu “cepleri dolu, zihinleri boş” çoğunluğun değişmesinden o denli ümitsizim ki, ülke futbolunun kurtuluşunu “düşünen, çalışan, emek sarf eden” teknik adamların sağduyusuna bağlamış durumdayım.
Yönetici basiretsizliğine ise, kural koyucuların çare bulacağını düşünüyorum esasında. Değerli okurumuz Utku Aytemur, federasyonun sezon ortası teknik adam değişikliğine izin vermemesi gerektiği fikrini iletmiş. Sevgili Burç Öz de, son 10 yılda sezonu başladığı teknik adamla tamamlayan her takıma 1 puan vererek bir tablo oluşturmuş: Galatasaray’ın 8, Fenerbahçe’nin 6, Beşiktaş’ın ve Gaziantep’in 4, Trabzonspor’un, Ankaragücü’nün, Denizli’nin ve Gençlerbirliği’nin 2, Bursaspor’un 1 puanı var tabloda…
Bizce de federasyon, teknik adamlara bir yılda maksimum iki takımda görev yapma hakkı tanıdığı gibi, kulüplere de bir yılda iki (hatta ideali bir) hocayla çalışma kısıtlaması getirse, unutabiliriz belki bu trajik tabloyu…
Bir yılda bir hoca
Bir Cevap Yazın

Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS