Bir kural değişikliği önerisi

Türk voleybolu adına çok güzel günler yaşanıyor; hem erkeklerde hem bayanlarda uluslar arası düzeyde harika ekiplere sahibiz. Avrupa Şampiyonlar Ligi Bayanlar Dörtlü Finali’nde iki Türk takımının yarıştığı bir yılı geride bıraktık. Hem de Türk voleybolu bunu (Başkan Erol Karabıyık eliyle) 3+1 olan yabancı kontenjanının 3’e düşürdüğü bir yılda başardı.
Başkan Karabıyık şimdi yabancı kontenjanını 2+1’e düşürmeyi düşünürken, acaba bir de voleyboldaki mola sistemi üstüne kafa yorabilir mi?
Malumunuz mevcut voleybol kurallarında takımlardan biri 8 ve 16’ncı sayılara ulaştığında her biri birer dakika süren iki teknik mola söz konusu. Ayrıca iki ekip 30 ’ar saniyeden ikişer ekstra mola alma hakkına da sahip …
Ancak set 24-24 ’e gelir ve maç uzarsa iş biraz garipleşiyor. Genelde takımlar o ana kadar mola haklarını kullanmış oluyorlar ve set isterse 100’üncü sayıya kadar uzasın (ki bu teknik olarak mümkün) bir tek ekstra mola dahi alınamıyor! Geçen sene Fenerbahçe-Arkas Türkiye Kupası maçında setlerden biri 44’üncü sayıya kadar uzadı. İlk 48 sayıda toplam 4 dakika süren 6 mola varken sonraki 38 sayıda hiç mola olamadı! Bu sayılar maçın en belirleyici anları ama ne teknik heyetin, ne oyuncuların, ne de dikkat kesilmek zorunda olan hakemlerin soluklanma hakkı yok. Üstelik bu kural tüm resmi voleybol maçlarında istisnasız uygulanıyor. Söz gelimi, 14 yaşındaki yıldız seviyesindeki bir kız çocuğu da İstanbul il maçlarında set bu kadar uzasa molasız oynamak zorunda.
Voleybolsever okurumuz Oğuz Kemal Bulut’un önerisi şu: Setin uzaması halinde her 8 sayıda bir (32’de, 40’ta, 48’de) teknik mola uygulaması sürmeli. Hem oyuncunun, hem hakemin, hem izleyicinin ızdırabına ilaç olunmalı…