SEZONUN ARDINDAN
10) MANİSASPOR
Herkes (hatta bizzat Hikmet Karaman da) bu sene Barcelona’yı gıptayla izleyip yere göğe koyamazken, Manisaspor sahada Mourinho’nun Inter’le 2010’da sergilediği sonuç futbolunun bir simülasyonunu oynadı! Karaman’ın elindeki malzeme de bu modele uygun olunca maya tuttu, sezona 4 haftada 0 puanla başlayan Manisaspor finali orta sıralar rahatlığıyla yaptı.
Sezona Hakan Kutlu’yla kötü bir başlangıç yapan Manisaspor daha Eylül ortasında hoca değişikliğine gitti ve göreve Karaman’ın gelmesiyle işler sihirli bir değnek dokunuşu hızında düzeldi. Önce Manisa’nın sırrının Karaman’da değil (aşağı yukarı onunla aynı zamanlarda takıma katılan) Makukula’da olduğunu düşünüyorduk. Ama sezonun geri kalanında Karaman bizi fena halde yanılttı: Yeterince mücadele etmeyen ve kafasındaki plana uymayan Makukula’ya verdiği dakikaları yavaş yavaş azalttı, en sonunda da Portekizli’yi kulübeye mahkum edip formasını Kahe’ye (veya Manucho’ya) verdi. Makukula’sız Manisa meşin yuvarlağa sahip olma derdi taşımayan, aksine kazandığı topları hızlı kullanıp 3-4 pasta rakip kaleye giden bir takım hüviyetine büründü. Sol açık Simpson, sağ açık Isaac ve son yarım saatlerdeki enerjisiyle Yiğit Gökoğlan Manisa hücumunun ana arterleri oldular, Ege temsilcisi de kontra sayılarla ligin en golcü beşinci takımı olmayı başardı. Bu arada Hikmet Hoca’nın taktiklerini televizyonda anlatıp Trabzon, Beşiktaş ve Galatasaray gibi büyükleri mağlup etmesi de sezonun eğlencelerinden biri olarak kayıtlara geçti.
Transfer projeksiyonu
Manisa’nın sezon boyunca en çok sıkıntı çektiği bölge sol bek oldu; Eren’in sakatlığı, Bülent’in yetersizliği bir ara Simpson’ı bile o bölgede görmemizi sağladı! O yüzden transferde ilk hedefin eski Ankaragüçlü sol bek Klukowski olması doğaldı. Karaman’ın sol bek dışında transfer marketinde bulunacağı bir diğer bölge de Yiğit-Mehmet ikilisinin alternatifi olacaktır.
Sezonun yıldızı
Joshua Simpson
Süper Lig’in “Air Canada” sı, sol açık pozisyonunda kendini buldu; Fenerbahçe, Trabzon ve Galatasaray karşılaşmaları dahil 11 ayrı maçta kaydettiği 12 gol ve 6 asistle açık ara Manisa’nın en efektifi olarak kayıtlara geçti… Manisa’da savunmanın lideri Dixon da duran toplarda yaptığı 4 gollük sürpriz katkıyla sezonun bir başka yıldızı oldu.
En çok yükseliş göstereni
Yiğit İncedemir
Geçen yılın sonlarına doğru Mehmet Güven yaptığı çıkış ve attığı gollerle dikkat çekmişti; eski Galatasaraylı oyuncu bu sezon da temposunu düşürmeden katkısını 4 gol-2 asistle sürdürdü. Ama Manisa orta sahasındaki esas sıçrama bu yıl Yiğit İncedemir’den geldi. İki yönlü oyunu milli takım kurmaylarının da gözünden kaçmadı, Manisaspor’u ay-yıldızlı formayla da temsil etti.
En çok düşeni
Aziza Makukula
Geçen yıl Kayseri’de başardığı işler onu transfer marketinin bir numarası yapmaya yetmişti. Dünya Kupası 2010’da Portekiz’in 30 kişilik geniş kadrosunda bulunan Makukula, Karaman’ın 11 kişilik kadrosunda yer bulamadı. Sezonu hiç ummadığı bir şekilde Kahe ve Manucho’nun arkasında üçüncü santrfor alternatifi olarak bitirdi.
En iyi transfer
Carlos Kahe
O da Makukula’yla Karaman arasındaki doku uyuşmazlığından faydalandı, Süper Lig’de ilk kez çift haneli gol sayılarına ulaştı. Özellikle fizik durumunun hep iyi olmasının meyvelerini topladı, 10 golünün 8’ini ikinci yarılarda atıp siyah-beyazlılara önemli puanlar kazandırdı.
En kötü transfer
Nicolae Dica
Birçoğunuz belki onun Türkiye’deki varlığından bile haberdar değilsinizdir ama 32 defa Rumen milli olmuş, Steaua formasıyla Avrupa’da 14 gol atmış Dica, ilk yarıda Karaman’ın gözüne giremeyen bir diğer uluslar arası yıldızdı!
Anahtar sayı
%46
Manisaspor sadece %46 ortalamayla ligde topa sahip olma sıralamasında ancak 16’ncı basamağa oturabildi. Ama Karaman’ın küçük Inter’i hızlı hücumlarla tam 187 gol pozisyonu üretti ve bu alanda sadece F.Bahçe ile Trabzon’a geçildi…
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS