• ANA SAYFA
  • HÜRRİYET
  • PROGRAM
  • RADYO
  • VİDEO
Uğur Meleke resmi sayfası
  • ANA SAYFA
  • HÜRRİYET
  • PROGRAM
    • beIN Manşet, 20 Ocak 2021
    • beIN Manşet, 19 Ocak 2021
    • beIN Manşet, 18 Ocak 2021
    • beIN Manşet, 14 Ocak 2021
    • beIN Manşet, 12 Ocak 2021
  • RADYO
    • Radyospor, 22 Mayıs 2018
    • Radyospor, 16 Mayıs 2018
    • Radyospor, 15 Mayıs 2018
    • Radyospor, 14 Mayıs 2018
    • Radyospor, 9 Mayıs 2018
  • VİDEO
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 23 Ağustos 2020
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 19 Ağustos 2020
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 12 Ağustos 2020
    • Avrupa Ligi Özel, Nesine, 10 Ağustos 2020
    • Çift Santrfor, Nesine, 24 Temmuz 2020
  • Facebook

  • Twitter

  • Pinterest

  • Instagram

  • YouTube

  • RSS

Hürriyet

Bir hayalim var

Bir hayalim var
Uğur Meleke
Uğur Meleke
21 Mart 2008

Bir hayalim var…
Geçtiğimiz pazar gündüz saatlerinde Kasımpaşa Stadı’ndaydı o hayal… Kasımpaşa-Belediyespor müsabakasında hakemin bir kararının ardından ortam gerilmişti ve yeşil çimler üstünde ufak çaplı bir tartışma yaşanıyordu… Birden tartışma durdu, sahanın içinde sivil kıyafetli bir adamın bir sporcu ile itiştiğini gören diğer oyuncuların hepsi aralarındaki münazarayı unuttu ve bu garabete yöneldi. Forma rengi ne olursa olsun tüm sporcular, bu takım elbiseliyi sahanın dışına çıkarmaya çalıştılar hep birlikte (Ki daha sonradan kendisinin Kasımpaşasporlu bir yönetici olduğu anlaşıldı)…
Hakem kararından olumlu/olumsuz etkilenen bu oyunculardı, 20-25 yaşlarını, deli çağlarını yaşayan, belki de o anda beyinlerine oksijen gitmeyenler onlardı… Ama bu kan ter içindeki gençler bile daha mâkullerdi kravatlı kulüp yöneticilerinden. Sahadaki futbolcu grubunun sportmenliği ve âdil oynama isteği, çoktan önüne geçmişti o yöneticinin…


Bir hayalim var…
Aynı günün akşam saatlerinde İnönü’de yaşananlardı o hayal…
Trabzonsporlu Barış’ın atılmasının ardından, ortak akıl üretmeleri en zor, provoke olmaları en kolay gözüken tribünlerin bile ne denli kuvvetli bir adalet duygusuna sahip olduklarını öğrendik İnönü’de… Oysa aynı kulübün takım elbiseli bir yöneticisi, sadece 7 gün önce Ankara’da, Gençlerbirliği-Beşiktaş maç sonunda Tuna’nın eline çarpan topla ilgili konuşurken bu adalet duygusundan pek haberdarmış gibi gözükmüyordu. Hadisenin üstünden henüz 10-15 dakika geçmişti, muhtemelen stattaki hiç kimse pozisyonun tekrarını televizyondan izleme şansı bulamamıştı, ama o yönetici kendinden emin, yayıncı kuruluş mikrofonlarına “İyi ki son dakikada o golü attık. Yoksa, yardımcısı uyarmasına rağmen hakemin penaltıyı vermemesine camia olarak tepkimiz çok farklı olurdu” minvalinde tehditkâr konuşuyordu.
Akşam televizyonlarda pozisyon defalarca gösterildi, orta hakem haklıydı, Tuna’nın hareketi nizami idi. Menajer yanılmıştı.
Öyleyse… Bu “camia” dedikleri hangisidir esasında? Kimlerdir bu camia tanımının içine koymamız gereken? Hakem kararlarının her ne şartta olursa olsun kendi lehlerinde olmasını şiar edinmiş çıkarcı kulüp yöneticileri mi? Yoksa rakip oyuncunun kırmızı kart gördüğüne sevinecekleri ezberimizi bozan binlerce âdil futbol izleyicisi mi?


Bir hayalim var…
Bir hayalin peşinden girdim bu işe. Hakperest çoğunluğun seslerini yükseltip, menfaatperest azınlığı bastırması hayaliydi bu…
Bir hayalim var…
Ve o hayal için işgal ediyorum bu kırık dökük satırları. Pazar gecesi İnönü’de patlayan çığlığın çok daha fazla destek bulması hayali bu.
Bir hayalim var…
Hepimizin hayali aslında. Senin, benim, Martin Luther King’in ve Sezen’in de hayaliydi bu: “Doğarken ne olduğunu unuttuğumuz ve ölmeden hatırlamayı umut ettiğimiz bir hayal”… İşte o hayal, Pazar akşamı ete kemiğe büründü İnönü’de.

http://www.milliyet.com.tr/Default.aspx?aType=YazarDetay&ArticleID=507721&ver=33

Related Items
Yorum Yaz

Bir Cevap Yazın Cevabı iptal et

Hürriyet
21 Mart 2008
Uğur Meleke
Uğur Meleke

Related Items

Diğer Hürriyet İçerikleri

  • Devamı
    İlk golü atınca ‘Harlem’e dönüşüyorlar

    Fatih Terim bu iki ekipten ilkini daha çok tutuyor, kritik maçlara genelde onlarla başlıyor. Dün de tercihi...

    Uğur Meleke 21 Ocak 2021
  • Devamı
    19 faul ve 16 şut

    Bir Erol Bulut takımı oyuncusuysanız savunma yapmak zorundasınız. Dün dakikalar 67’yi gösteriyordu. Valencia önde baskıyla kazandığı top...

    Uğur Meleke 19 Ocak 2021
  • Devamı
    Rıdvan ve Josef fark yarattılar

    Genç Rıdvan her ofansif aksiyonun içinde vardı, Souza da klasik bir büyük maç oyuncusu gibiydi. Bu müsabakayı...

    Uğur Meleke 18 Ocak 2021
  • Devamı
    Bir taç atışı bile derbinin sonucunu değiştirebilir

    Galatasaray açık oyunda ligin en az gol yiyen takımı, Beşiktaş ise ligin kader adamlarından Aboubakar sayesinde taç...

    Uğur Meleke 17 Ocak 2021
  • Devamı
    Terim oyuncuyla, Yalçın oyunla kazanma peşinde

    Sergen Yalçın’ın iç sahada oyunundan feragat etmeyeceğini, topa daha fazla sahip olmak isteyebileceğini tahmin ediyorum. Terim ise...

    Uğur Meleke 16 Ocak 2021
  • Devamı
    Ozan Tufan olmayınca orta saha aksıyor

    Türkiye Kupası’nın enerjisi bu sezon bir tık daha yüksek doğrusu. O saçma sapan, Dünya’da eşi benzeri olmayan...

    Uğur Meleke 15 Ocak 2021
  • Devamı
    Defansif on numara Mert Hakan

    Bulut, herkesin kusursuz savunma yapmasını öncelik olarak benimsemiş. Fenerbahçe geçen hafta içinde Bayern Münih’e karşı 90 dakika...

    Uğur Meleke 12 Ocak 2021
  • Devamı
    Dünyanın en çok hakem atışı yapılan ligi

    Yere yatan kalkmıyor. Hakemler de akan oyunu sürekli durduruyor, böyle olunca da tempo düşüyor. Türkiye’de oynanan futbolla...

    Uğur Meleke 11 Ocak 2021

Copyright © 1999 Meleke.com

Trabzonspor
Trabzon, Trabzon’a karşı