DÜNYA KUPASI HAZİRAN AYI PANORAMASI
Afrika’ya gelen 13 Avrupalı’dan yalnızca üçü, 6 Afrikalı’dan da sadece biri Temmuz’u görürken, 4 Güney Amerikalı’nın el ele yarı final şansı sürüyor. Bu filmin sonu sürprizli gibi: Geleceği yazacağı düşünülünler, geçmişle avunmak zorunda kalabilirler
Kupada ilk 19 gün ve 56 maç geride kaldı… 2006’nın yıldızlarından Larrionda, Lampard’ın golünü iptal ederek kendi adına bu kupayı erken kapattı. Yine o kupanın finalisti Fransız Domenech, şu sıralarda astroloji çalışmalarına Paris’te devam ediyor. 2004’ün şampiyonu Yunanistan’dan akılda kalan tek kare, Karagounis’in Messi’nin üstüne yürüyüp karşısında bütün dünyayı bulması oldu. 2006’nın havalılarından İsviçre 559 dakika gol yemeyerek kupa tarihini değiştirdi, ama gol atmayı beceremediği için kendi tarihini değiştiremedi. Afrika’2010 filmi geleceği yazacağını sananlar için sürprizli başladı, belli ki filmin sonu da pek beklendiği gibi olmayacak…
HAZİRAN’IN 11’İ
Manuel Neuer (Almanya): Enke ya da Adler’i aratmadı. İyi çizgi performansına tarihi bir asist ekledi. İngiltere önünde Klose’ye verdiği gol pası, Dünya Kupaları tarihinde 44 yıl sonra gelen ilk kaleci asistiydi. Tarihteki son kaleci asisti, SSCB’1966’nın kalecisi Kavazaşvili’ye aitmiş. (Gümüş adam: Eduardo/Portekiz)
**
Sergio Ramos (İspanya): Del Bosque’nin orta saha seçimleri nedeniyle neredeyse kanatsız oynayan İspanya’ya kanat taktı. Portekiz önünde de Ronaldo’ya pozisyon değiştirterek görevini başarıyla tamamladı. (Gümüş adam: Duri Cha/G.Kore)
Tulio Tanaka (Japonya): Savunmada lider, stoperde ve sol bekte hatasız… Eğer duran toplarda ileri çıktığında Paraguay’a bir de gol atsa şu anda turnuvanın yıldızı sayılabilirdi. (Gümüş adam: Mensah/Gana)
Juan (Brezilya): Lucio kadar top kullanmıyor, hakemle diyalog kurarak göze batmıyor. Ama gösterişsiz ve hatasız savunma performansına bir de kafa golü ekleyerek 4 maç gününü kusursuz geçti. (Gümüş adam: Lugano/Uruguay)
Fabio Coentrao (Portekiz): 22 yaşındaki Benficalı, gerek sol bekte, gerek sol açıktaki performanslarıyla göz doldurdu. İyi futbolunu Kore önündeki asistiyle de süsledi. (Gümüş adam: Morel/Paraguay)
**
Ramires (Brezilya): Brezilya’nın veteran Silva ve formsuz Melo’yla en zayıf gözüken bölgesi orta sahaya enerji getirdi. Hücuma çıkışlarda etkili oldu, iyi futboluna Robinho’ya yaptığı asisti ekledi. (Gümüş adam: Annan/Gana)
Michael Bradley (ABD): Modern orta saha oyuncusu tanımına tamamıyla uyan bir adam. Defans/ofans dengesi harika. Hocanın oğlu olması şans değil, belki de şanssızlık. Slovenya’ya attığı golle evine dönüyor. (Gümüş adam: KP Boateng/Gana)
**
Thomas Müller (Almanya): 2009 Haziran’da herhalde bu dünya kupasını çocukluk arkadaşlarıyla televizyondan izleme planı yapıyordu. Bugün, kupanın en büyük yıldızlarından biri. Almanlar en ileriye giderlerse o ve Mesut sayesinde gidecekler. (Gümüş adam: Matsui/Japonya)
Mesut Özil (Almanya): Löw’ün deyimiyle sadeliğin ustası… Her maça ufak birer sihirli dokunuş yaptı, Avustralya, Gana ve İngiltere önünde skora direkt tesir etti. Şu anda David Villa’dan sonra kupanın ikinci büyük yıldızı o. (Gümüş adam: Messi/Arjantin)
David Villa (İspanya): Yeni görevini garipsemedi, hatta adeta performansını artırdı. Son 3 maçta da İspanya’da başrolde o vardı. Kupaya da sadece 3 maç kaldı. (Gümüş adam: Sanchez/Şili)
**
Keisuke Honda(Japonya): Aslında burada Vittek, Suarez, Tevez gibi çok kuvvetli rakipleri vardı ama o, kendi pozisyonu olmayan bir yerde bu performansı gösterdiği için 11’e girdi. Harika frikik golünü ve müthiş topuk asistini de tabii unutmamak lazım. (Gümüş adam: Vittek/Slovakya)
HAZİRAN’IN YILDIZI
David Villa
Kötü bir günün telafisinin olmadığı Şili maçında arkadaşlarına iş bırakmadı, harika bir sol açık performansı, bir gol ve bir asistle ülkesini (ve belki hocasını da) kurtardı. Kupanın belki de onlar için en zor gününde Portekiz’i de bir sol/bir sağ vuruşla yere yıktı. Avrupa şampiyonu İspanya’nın yaptığı 5 sayıya 4 gol, 1 de asistle katkıda bulunduğu düşünülürse turnuvanın şu ana kadar en parlak yıldızının o olduğu herhalde tartışılmaz. (Gümüş adam: Mesut Özil/Almanya)
HAZİRAN’IN TAKIMI
Arjantin
8 çeyrek finalistten 4’te 4 yapan iki ekip çıktı. Ama Arjantin, Hollanda’ya göre çok daha rahat maçlar kazanarak ayın en iyisi olmayı daha fazla hak etti. Maradona’nın ekibi 10 gol attı, 2 gol yedi. 6 farklı oyuncudan skor katkısı aldı: Organize hücumla attı, duran toptan attı, stoperleri attı/santrforları attı, uzaktan attı/kafayla attı… Temmuz’da da atmaya devam etmeye en yakın gözüken onlar oldu. (Gümüş takım: Brezilya)
HAZİRAN’IN HOCASI
Joachim Löw
Çeyrek finale kalan 5 dev içinde “en az yıldız oyuncu onlarda var” desek herhalde yanlış olmaz. Bir sürü formsuz ve problemli futbolcuyla Afrika’ya geldiler, son 76 yılın en genç Dünya Kupası takımını kurdular. Üstelik de ikinci turda en zor rakibe onlar düştü. Tüm bu sıkıntılardan gururlu bir çeyrek finalist çıktıysa herhalde krediyi teknik direktöre vermek lazım. (Gümüş hoca: Diego Maradona)
HAZİRAN’IN GOLÜ
Mesut Özil
Almanya’nın Türk asıllı yıldızının Gana’ya attığı gol gerçekten harikaydı. Mesut Özil, 60’ıncı dakikada Müller’den aldığı sert pası (Jabulani dezavantajına rağmen) harika yumuşattı, sol üst voleyle iki direğin birleştiği yere gönderdi. (Gümüş gol: David Villa/İspanya-Şili)
HAZİRAN’IN LEJYONERİ
Robert Vittek
Kupada 15 Süper Lig oyuncusu forma giydi, Elano ve Lugano çeyrek finale kalmayı başardılar. Bütün bir sezon iyileşmesi beklenen Kewell’ın sadece 24 dakika sahada kalabilmesi enteresan bir not olarak kayıtlara geçerken, Song 4’üncü Dünya Kupası’nda yer alarak Kamerun rekoru kırdı. 4 golle krallığa ortak olan Vittek’se Süper Lig’in gururu olmayı başardı.
HAZİRAN’IN HİKÂYESİ
KUZEY KORE
Kupanın şampiyonu olmadılar ama hiç şüphesiz 20 yıl sonra Güney Afrika’nın en çok konuşulan hikâyelerinden biri olacaklar. Önce bir forvetlerini kaleci olarak yazarak kupada 22 oyuncuyla kaldılar. Sonra, Brezilya maçında 4 oyuncuyu otobüste oturtarak sahaya sadece 18 kişi çıktılar. Ama konuşulacak tek tarafları gariplikleri değildi: Ulusal marşlarında gözlerinden gelen bir damla yaş, maç içindeki centilmenlikleri ve haksızlığa bile güler yüzle karşılık vermeleri unutulmazdı. Bu satırların yazarı, 11 Kuzey Koreli futbolcuyu görüp, savaşı bir kez daha anlamadı.
HAZİRAN’IN HATASI
JORGE LARRIONDA
Almanya-İngiltere maçının orta hakemi Larrionda’yla yardımcısı Mauricio Espinoza’nın iptal ettiği gol, sadece bu ayın ya da bu kupanın değil, tüm tarihin en çok tartışılacak karalarından biriydi. 38’de Lampard’ın aşırtma vuruşu 25 santim içeriye düşerken Larrionda’nın devam kararı vermesi G.Afrika’nın en büyük şanssızlığı oldu.
Tabii bu hata Tevez’in ofsayttan attığı, Skrtel’ın içeriden çıkardığı golleri, Klose’nin ve Estrada’nın gördüğü anlamsız kırmızı kartları da gölgede bıraktı.
HAZİRAN’IN HAYAL KIRIKLIĞI
GELECEĞİ YAZANLAR
Cannavaro çizgiden top çıkarmak şöyle dursun, Yeni Zelandalı Smeltz’e asist yaptı. Rooney kayarak Ribey’nin ayağından top kazanamadığı gibi, turnuvayı tek bir gol bile atamadan tamamladı. Ronaldinho’yla Walcott Afrika’ya bile gelemezken, Drogba’yla Cristiano Ronaldo geldiklerine neredeyse pişman oldular! Poster çocukları posterde kaldı. Geleceği yazmaları beklenen yıldızların, biraz daha geçmiş çalışmaları gerek galiba…
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS