6 gün içinde iki iyi oyun sergilenmesi, Trabzon maçının ikinci yarısıyla başlayan ve Antep’te devam eden 135 dakikadan toplamda 4-0’lık bir neticeyle çıkılması, ister istemez akla o soruyu getiriyor: “Beşiktaş’ta ne değişti?”
Tabii futbolun rakiple oynandığını; o golleri Beşiktaş’ın attığı kadar, Trabzon ve Antep’in yediği gerçeğini de yadsımıyoruz. Evet, İstanbul’a 1 puan hedefiyle gelen Ersun Yanal ve “Bu kez onların puana ihtiyacı var” diye sadece 3 ofansif adamla (Ivan, Mehmet ve Beto’yla) takımını oluşturan, sezon başından beri attıkları toplam gol sayısı yalnızca 9 olan bir ilk 11 kuran Nurullah Sağlam, oyun oynamak isteyen Beşiktaş’a yardımcı oldular. Ama bunlardan önceki 13 lig maçında sadece 6 kez kazanıp 18 puan yitiren Denizli’nin Beşiktaş’ının, doğrudan iki rakibi karşısında üstün oyunlar oynamasının başka gerekçeleri de olmalı. Öncelikle belli ki, Beşiktaş defansının göbeğinde bir gelişme kaydedildi. Sağlam’ın hemen ardından yapılan üçlü savunma denemeleri, ilk devrenin son 10 maçında Beşiktaş’a 14 gollük bir fatura bıraktı. İkinci devrenin ilk karşılaşmasında, Denizlispor önünde Zapo’nun atılması belki de Beşiktaş’a ilk kez 4 maç üst üste dörtlü savunmayla ve göbekte aynı ikiliyle (Sivok-G.Zan) oynama şansı verdi ve bu 360 dakikayı siyah-beyazlılar yalnızca 1 gol yiyerek, çok az da pozisyon vererek kapadı.
Tabii bir takımın az pozisyon vermesini yalnızca savunmanın göbeğiyle açıklayamazsınız. Denizli’nin devre arasında yaptığı üç transferin de (Ernst, Yusuf, Erkan) orta sahaya olması, o bölgede alternatiflerini yetersiz bulduğunu gösteriyor. Merkezde Ernst-Cisse ikilisi, Beşiktaş’ın takım savunmasını kuvvetlendirdi.
Ofansif zenginlik
İkinci devrenin ilk 3 buçuk maçında 2 gol atabilen Beşiktaş’ın ofansif zenginliği bulmasıysa, son 135 dakikada gerçekleşti. Nobre ve Bobo’yla daha verimli hücum eden siyah-beyazlılar, 122 gün sonra ilk kez deplasmandan 3 puan aldılar, 105 gün sonra da ilk kez 3 farklı galip geldiler.
İki Brezilyalı’nın sahada olduğu son 135 dakikada Beşiktaş hem topu daha fazla ileride tuttu; hem de hava toplarında kademe atladı, Trabzon da, Antep de kafa golleriyle çözüldü.
Burada enteresan bir detay var, tabii ki bütün bir tabloyu açıklamaz, ama Eylül’de İnönü’de oynanan Antep maçı kadrosuna ve dizilişine bakıldığında, Cuma günüyle çok büyük benzerlikler taşıyor. O gün savunma dörtlüsünün önünde oynayan 6 adamdan (S.Özkan, Cisse, Toraman, Tello, Bobo ve Nobre), bu cuma değişen tek kişinin Ernst olduğu görülüyor. Yani M.Denizli, üçlü savunma, üçlü forvet, orta sahanın ortasında Tello, Sivok yada Zapotocny, sol açıkta Bobo gibi denemelerden sonra aslında en başa dönmüş, sezonun 4’üncü haftasında rakibini 3-0 yenen aşağı yukarı aynı ekiple, aynı Antep’i, aynı skorla geçmiş gibi de okunabilir bu durum…
26’ncı haftanın sırrı
Peki, kalan 13 haftada Beşiktaş, bu oyun düzenini korur mu? Öncelikle M.Denizli’nin son haftalarda kafasındaki düzen 4-3-3’tü, ortada Cisse-Ernst-Delgado, önde de iki kanat hücumcusu (Tello-S.Özkan) ve bir santrfor (Nobre) kullanıyordu. Son 135 dakikadaki gibi Bobo ve Nobre’yi iki santrfor olarak kullanmak istiyorsa, Delgado veya Cisse’den birinden vazgeçmesi gerekecek ki, herhalde işi çok kolay olmayacak..
Tabii Beşiktaş’ın önünde nispeten 3 kolay maç (İBB, Hacettepe, G.Birliği) olması, bu radikal değişikliği yapmak için önemli bir fırsat… Zira son 10 haftada karşılarında 6 güçlü rakipleri olacak. Ligi “ilk 9” ve “son 9” olarak iki gruba böldüğünüzde, Beşiktaş’ın üst gruptan bugüne kadar yenebildiği tek takım G.Antep… Son 10 haftada Beşiktaş, bu sezon hiçbirini mağlup edemediği Sivas, Kayseri, Bursa, F.Bahçe, Ankaraspor ve G.Saray’la oynayacak ve şampiyon olmak için büyüklere karşı performansını yükseltmesi gerekecek.
Muhtemelen Denizli, önündeki 5 maçtan (3’ü içeride, biri de Hacettepe deplasmanında) asgari 13 puan alıp, 26’ncı haftanın bitiminde 52 puanla zirveye tutunmuş olmayı hedefliyor. Aynı dönemde F.Bahçe-Sivas, Kayseri-F.Bahçe, Trabzon-G.Saray, G.Antep-Trabzon ve G.Antep-G.Saray maçlarında da rakiplerinin maksimum puan kaybetmesini umut ediyor. Sanırız, sık sık dile getirdiği 26’ncı hafta planı da bu…
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS