“SHARP”ı ters basılmış United forması. Ne kadar çok yabancı futbolcu tanırsak o kadar havalıyız. Hagi daha Barcelona’da bir yerlerde. Müjdat’ın son yıllarına denk gelen, BJK’dan Ulvi’yi, Recep’i tanıma fırsatı bulan bir kuşak yavaş yavaş “dışarıya” açılıyorduk. “Tercih ettim” cümlesinin “Bizler profesyonel futbolcuyuz” naralarına yavaş yavaş döndüğü zamanlar. Gömleklerimizin yakasını kaldırıp sanki 90 dakika gibi gelen 10 dakikalık suni teneffüslerde “Cantona vurdu gol oldu” sesleri.
Öyle zamanlarda adı bize benzeyen bir isimdi “Mehmet”. Soyadının okunuşunu ne kadar Avrupalı söylüyorsak o kadar iyiydik. Yazları mahallemize gelen “Almancı” çocuklara sorduğumuz tek isim de olsa yine de kuracak bir cümlemiz vardı Alman Ligleri ile ilgili. Soyadı Scholl da olsa adı Mehmet’ti ve bu bize yeterdi. Futbolcuları bize gelmediğinden biz onlara gidiyorduk. Anelka, Roberto Carlos isimleri şimdiki çocukların ağzında sakız mı? Şanslı olsalar da oynayabilecekleri “futbolcu kartları”nı basmıyor artık matbaalar.. Futbolcu kartları artık yoksa ve onlarla oynanmıyorsa bir çocuğun şansa neden ihtiyacı olurdu ki?
Bize benzeyen adam artık futbol oynamıyor. 2005-06 sezonunda 8. şampiyonluğunu yaşayarak Almanya’da en çok şampiyonluk gören futbolcu rekorunu kıran Mehmet, 5 kez de Almanya Kupası şampiyonluğu yaşadıktan sonra ardında unutulmayacak bir futbol serüveni bıraktı. Duvarın yıkılışından 3 yıl sonra başladığı Münih ma-
cerası aralıksız sürmüştü ve 1 yıl ayrılığın sonunda artık sonu gelmişti. Mehmet Scholl futbolu bırakıyordu. Çayı bir kenara bıraktım. İşten yeni gelmiştim. Mehmet Scholl’un haberini izledim. Allianz Arena’da ağlayarak Münihli taraftarları selamlıyordu. Her şey büyüdüğünüzü haykırıyordu yüzünüze…
“Bırak mezarcılar kazsınlar kazanın / bırak kaldırsınlar külün ışıksız parçacıklarını / ve konuşsunlar solucanların dilini.” (Neruda)
Ali Tarakcı ve Neruda'nın sözcükleriyle Mehmet Scholl…
Bir Cevap Yazın

Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS