• ANA SAYFA
  • HÜRRİYET
  • PROGRAM
  • RADYO
  • VİDEO
Uğur Meleke resmi sayfası
  • ANA SAYFA
  • HÜRRİYET
  • PROGRAM
    • beIN Manşet, 29 Mart 2023
    • beIN Manşet, 23 Mart 2023
    • beIN Manşet, 15 Mart 2023
    • beIN Manşet, 13 Mart 2023
    • beIN Manşet, 8 Mart 2023
  • RADYO
    • Radyospor, 22 Mayıs 2018
    • Radyospor, 16 Mayıs 2018
    • Radyospor, 15 Mayıs 2018
    • Radyospor, 14 Mayıs 2018
    • Radyospor, 9 Mayıs 2018
  • VİDEO
    • beIN Sports, 22 Ocak 2021
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 23 Ağustos 2020
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 19 Ağustos 2020
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 12 Ağustos 2020
    • Avrupa Ligi Özel, Nesine, 10 Ağustos 2020
  • Facebook

  • Twitter

  • Pinterest

  • Instagram

  • YouTube

  • RSS

Hürriyet

Aldatan Fernandes oldu

Aldatan Fernandes oldu
Uğur Meleke
6 Ocak 2014

Ilk yarının ardından
2)Beşiktaş
Aldatan Fernandes oldu

17 maçın 15’inde oynadı, 1 gol ve (duran top dışında) 1 asistle ilk yarıyı tamamladı. Hemen hemen hiç şut atmadı, araya pas atmadı. Harika bir orta saha oyuncusu olduğuna şüphe yok, ama bir buçuk yıl önce zorla giydirilen “10 numara” elbisesi üstüne oturmadı. Koşan çalışan, bunun üstüne yeteneklerini de koyduğu için özel olan iki yönlü merkez oyuncusu Fernandes’in yerinde şimdi yeller esiyor. Beşiktaş’ın da problemi bu noktada başlıyor zaten…

Bu yazı dizisinin ilk gününde Fenerbahçe’de işlerin neden iyi gittiğini açıklarken kadrolarındaki güvenilir oyuncu sayısının çokluğunu birinci delil olarak göstermiştim. Her sezon 30-32 maç oynayan, kolay kolay sakatlanmayan, hastalanmayan, cezalı duruma düşmeyen adam. Sahaya çıktığı bu 30-32 müsabakanın büyük bölümünde de on üstünden en az yedilik oynayan adam… İşte Beşiktaş’ın bu yılki kadrosundaki en büyük handikapı bu: Sezonda 2-3 maçı tek başına kazandırabilecek kabiliyette oyuncular var Beşiktaş’ta. Ama bu kabiliyetli oyuncuların tek başına iki maç kazandırdıktan sonra 1 ay ortadan yok olmalarını izlemek zorunda kalıyor Biliç. Sezonda on maç “on üstünden dokuzluk” oynuyor ama on maç da performansları “on üstünden iki”lere düşebiliyor birçoğunun. Bu performans istikrarsızlığı, Beşiktaş’ı Elazığspor’la birlikte ligin en fazla farklı oyuncu kullanan takımı yapmaya yetiyor zaten.

Beşiktaş’taki, hatta Süper Lig’deki performans aralığı en yüksek oyuncuların başında da Fernandes geliyor maalesef. Aynen Şota gibi ben de Fernandes’i izlerken futbolu tekrar sevdiğimi hissediyorum. Fernandes’i öyle beğeniyorum ki, eğer Bento onu Polonya-Ukrayna’ya götürseydi belki de İspanya efsanesini Donetsk’te bitirebilirlerdi diye düşünüyorum hatta. Ama bu Fernandes’i değil. Hemen hemen hiç savunma yapmadığı halde sürekli oyundan kopan, kazanabileceği en büyük parayı kazandığı, görebileceği en büyük değeri gördüğü halde ikide bir futbola küsen. Kendini geliştirme gereği duymayan, mağrur ve nobran Fernandes’i değil. Kariyerinde en büyük çıkışı yaptığı günlerde olduğu gibi futbolu iki yönlü oynayan, koşan, çalışan, çabalayan Fernandes’i. Formasını kirletmeden 90 dakikayı bitiren değil, terinin son damlasına kadar sahaya bırakan Fernandes’i. Fernandes kariyerinde hiç bir zaman on numara olmadı, hiç bir zaman seçilmiş/özel bir oyuncu gibi davranmadı. Onu böyle hissetmeye maalesef Türkiye’de gördüğü muamele itti. Ve eğer tekrar eskisi gibi takım oyuncusu olma niyeti yoksa, eskisi gibi iki yönlü koşup çalışmayacaksa, pozisyon olarak Sneijder’ın değil, Selçuk’un rolünü üstlenmeyecekse Beşiktaş’a tekrar faydalı olması çok kolay olmayacak gibi.

Ve diğerleri…

Aynen Fernandes gibi Gökhan Töre de, Oğuzhan da, Motta da, Almeida da bir gün dört dörtlük oynayıp bir sonraki gün tamamen ortadan kaybolunca Beşiktaş ilk yarı boyunca performans istikrarı sağlayamadı. 17 maçın (eksik kalınan Kasımpaşa maçı hariç) tam 16’sında rakiplerinden fazla koşmalarına rağmen kalite zafiyetini aşamadılar. Bu noktada Biliç’in de bazı futbolcularda lüzümundan fazla ısrarcı davrandığını, performans istikrarsızı oyuncu sayısının çokluğunu erken görüp Holosko’yu, Eneramo’yu, Ömer’i, Uğur’u hatta Sezer’i bir biçimde rotasyona daha fazla sokması gerekliliğini kavrayamadığını not etmek gerek.


Transferde Ronaldinho, Sezer ve Bilal

Bir takım 17 maçın (eksik kaldığı Kasımpaşa günü hariç) 16’sında rakiplerinden daha fazla koşuyorsa; (farklı kazandığı Kayseri müsabakası hariç) 17 oyunun 16’sında rakiplerinden fazla topla oynuyorsa bu 17 haftada 8 galibiyette kalmamalıydı. Eğer bu takım 17 maç gününde sadece 29 puan toplayabiliyorsa, eksiklik net bir şekilde kalitededir.

Ronaldinho bu kalite sorununa merhem olabilir, üstelik gerekirse sol açıkta da değerlendirilebilir. Ayrıca Beşiktaş orta sahasında koşu oranı o kadar yüksek, kalite oranı o kadar düşük ki Sezer’i de bir biçimde affedip o rotasyona sokmak belki de dışarıdan yapılacak bütün transferlerden daha faydalı olabilir. Süper Lig’den Beşiktaş orta sahasına katılabilecek bir diğer alternatifse Akhisarlı virtüöz Bilal…


Tehlike çanı: Serdar Kurtuluş

Şu anda ulusal takım açıklansa sağ bek pozisyonunda Gökhan Gönül dışında hangi oyuncunun listeye yazılacağını herhalde hiçbirimiz tam olarak kestiremeyiz; çünkü Türkiye’de gerçekten uzun süredir iyi bir yerli sağ bek çıkmıyor. Serdar da bu yoklukta ulusal takıma sağ bek alternatifi olarak çağırılmış şanslı bir isim. Ama onun bu şanslı ulusal takım davetlerinin Beşiktaş’ı da bir miktar yanılttığını, bu yılki en büyük savunma arızasını da milli futbolcunun kanadından verildiğini not etmek gerek.

Galatasaray önünde Bruma, Konya önünde Djalma, Gençlerbirliği maçında Jimmy karşısında düştüğü zor durumlar Biliç’e ikinci yarı için işaret olmalı. Beşiktaş ikinci devrede sağ savunmasına daha sağlıklı bir çözüm bulmalı.


İlk yarının yıldızı
Hugo Almeida
Kontrat senesi Fernendes’i daha az alçakgönüllü/daha fazla hırçın yaparken Almedia’daki etkisi ters yönde oldu. Her geçen gün daha sempatik, daha çalışkan bir takım oyuncusuna dönüştü. Muazzam istatistiği, futbolunun hak ettiğinin de altında.

En iyi transfer
Tolga Zengin
Doğuştan lider olduğunu Beşiktaş’ta da gösterdi, sadece 4 ayda bir tribünün daha saygısını ve sevgisini kazandı. Sadece basit bir sporcu değil aktif bir spor adamı hüviyeti olduğunu da Melek annesinin cenazesindeki saygı selinde gördük.

En kötü transfer
Ramon Motta
Bir devreye 2 kırmızı kart ve 5 elle oynama sığdırmış. İstekli olmakla aşırılık arasındaki ince çizgiyi çok fazla kaçırıp takımın dengesini bozduğu anlar oldu. İsmail ve Uğur sağlıklı olduklarında yabancı kontenjanını doldurma şansı yok gibi.

En iyi çıkış
Atiba Hutchinson
Beşiktaş’ta Tolga ve Sivok’la birlikte hemen her maçta belli bir standartta oynayacağından emin olduğunuz üçüncü isim oldu. Çokyönlülüğü de istikrarsız Serdar ve Motta’nın açıklarını kapadı.

En büyük düşüş
Manuel Fernandes
Yetki verildikçe sorumluluk almaktan çekindi, sorumluluk almaktan kaçındıkça özelliklerini sergileme oranı düştü. İki yönlü bir orta saha oyuncusu için olağanüstü yetenekli. Ama bir on numaranın atması gerektiği kadar gol atmıyor, asist yapmıyor. Bu rol bence onu geri çekiyor.

Anahtar sayı
51
Olcay Şahan’ın bir buçuk sezonda çıktığı lig maçı sayısı. Bu kadar istikrarsızın olduğu bir takımda nadide bir çiçek gibi. Büyüdükçe küçülmeyi sürdürürse, Beşiktaş’ın ve Türk futbolunun unutulmazları arasına girecek gibi.

Related Items
Yorum Yaz

Bir Cevap Yazın Cevabı iptal et

Hürriyet
6 Ocak 2014
Uğur Meleke

Related Items

Diğer Hürriyet İçerikleri

  • Devamı
    Ölüm-kalım maçlarında hep ölüyoruz

    Golü yedikten sonra kenarda bir teknik direktöre ihtiyacımız vardı. Mert, Süper Lig zirve yarışçısı Beşiktaş’ın bir numarası....

    Uğur Meleke 29 Mart 2023
  • Devamı
    Bursa’da orta sahayı kaybetmemeliyiz

    Hırvatistan maçında 3’lü savunma ve 2 merkez oyuncu intihar olur Türkiye, Şenes Erzik, Sepp Piontek ve Fatih...

    Uğur Meleke 26 Mart 2023
  • Devamı
    Hürriyet Futbol Konseyi, 22 Mart 2023

    Süper Lig’in 26. haftası geride kalırken Uğur Meleke, Hürriyet Futbol Konseyi’nde haftanın gelişmelerini değerlendirdi. SORU 1 –...

    Uğur Meleke 21 Mart 2023
  • Devamı
    Süper Lig’in ciddi bir devrime ihtiyacı var

    Oyun her faul sonrası fazla duruyor yere yatan oyuncu kalkmak bilmiyor. Süper Lig’in neden zaman zaman izlenmesi...

    Uğur Meleke 20 Mart 2023
  • Devamı
    Otomatik vitesle kazandı

    Beşiktaş belki kolay kazanamadı ama son 3 haftada bir otomatik vites geliştirdi. Bu sene Süper Lig, kelimenin...

    Uğur Meleke 19 Mart 2023
  • Devamı
    Ciddi önlem için tribünlerde savaş mı çıkmalı!

    Türk futbolunun kanayan yarası yeşil sahalardaki şiddet olayları bu kez Kadıköy ve Sivas’taki Avrupa maçlarında hortladı. Kanun...

    Uğur Meleke 18 Mart 2023
  • Devamı
    5.5 dakikalık ihanetin sonucu

    Fenerbahçe için 2022-23 sezonu, iki perde olarak yaşandı garip bir biçimde… Temmuzdan kasıma kadar net bir stratejiyle...

    Uğur Meleke 17 Mart 2023
  • Devamı
    Hürriyet Futbol Konseyi, 14 Mart 2023

    Süper Lig’in 25. haftası geride kalırken Uğur Meleke, Hürriyet Futbol Konseyi’nde haftanın gelişmelerini değerlendirdi. SORU 1 – Türk...

    Uğur Meleke 14 Mart 2023

Copyright © 1999 Meleke.com

Sistemli sistemsizlik
Her şey, bir yenilgiyle başladı