G.Saray Başkanı Polat’ın pazartesi günü yaptığı basın toplantısında dile getirdiği iki nokta dikkatimi çekti.
Birincisi, “2000’de UEFA Kupası’nı kazanan takım 1992’de kuruldu. Biz de geleceğin ekibini kuruyoruz” kısmı… Tamam Hakan, Barış, E.Güngör, Servet ve Baros transferleri harikulade ama herhalde başkan, son iki sezon içinde takıma kazandırılan Lincoln, Kewell, E.Aşık, Meira, Sanctis, Linderoth ve Nonda’dan bahsediyor olamaz. Bu olgun adamlardan herhangi birinin değil 8 yıl, 3 yıl sonraki planlarda bile olması başarı sayılır. Bir de 8 yıl içinde Avrupa kupası kazanmaktan söz eden bir ekibin Ferhat, Anıl, Özgürcan, Oğuz, Erkan, Cihan Can, iki Uğur ve Alpaslan gibi oyuncularıyla, gençlerle çalışma konusunda uzmanlaşmış Skibbe ve Davala’ya daha fazla değer vermesi gerekirdi.
İkincisi de, Arda ve Ayhan’ın 37, Hakan’ın 32 maç yapmış olması konusu… Başkan, bu oyuncuların bu denli fazla kullanılıp yıpranmasını sadece G.Saray’ın ekstra fikstürüne bağlamamalı… Zira sezon sonu itibariyle G.Saray 53 maç yapmış olacak (34 lig, 12 Avrupa, 7 kupa). Rakiplerinin sezon sonu muhtemel maç sayıları da G.Saray’dan çok çok farklı sayılmaz: F.Bahçe 53 (34L+10A+9K); Beşiktaş 47 (34L+4A+8/9K); Sivas 47 (34L+4A+8/9K).
Anlaşılıyor ki, Arda, Ayhan, Servet gibi oyuncuların bu kadar fazla oynayıp yıpranmaları sadece yoğun maç trafiğiyle değil, biraz da efektif kullanılmamalarıyla alakalı.
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS