• ANA SAYFA
  • HÜRRİYET
  • PROGRAM
  • RADYO
  • VİDEO
Uğur Meleke resmi sayfası
  • ANA SAYFA
  • HÜRRİYET
  • PROGRAM
    • beIN Manşet, 8 Haziran 2023
    • beIN Manşet, 31 Mayıs 2023
    • beIN Manşet, 22 Mayıs 2023
    • beIN Manşet, 16 Mayıs 2023
    • beIN Manşet, 25 Nisan 2023
  • RADYO
    • Radyospor, 22 Mayıs 2018
    • Radyospor, 16 Mayıs 2018
    • Radyospor, 15 Mayıs 2018
    • Radyospor, 14 Mayıs 2018
    • Radyospor, 9 Mayıs 2018
  • VİDEO
    • beIN Sports, 22 Ocak 2021
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 23 Ağustos 2020
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 19 Ağustos 2020
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 12 Ağustos 2020
    • Avrupa Ligi Özel, Nesine, 10 Ağustos 2020
  • Facebook

  • Twitter

  • Pinterest

  • Instagram

  • YouTube

  • RSS

Hürriyet

61'inci dakikayı seviyorum

61'inci dakikayı seviyorum
Uğur Meleke
19 Mart 2009

Süper Lig’de seyirci sayılarıyla ilgili resmi rakamlar açıklanmadığı için elimizde kesin bilgi yok, ama maç başı ortalamanın 10 binin üstünde olmadığı biliniyor. 4 büyükleri çıkardığınızda bu sayı 5 binlere geriliyor, çünkü Konya’da Konyaspor’dan, Denizli’de Denizlispor’dan fazla “3 büyük takım” taraftarı olması sorunu çözülemiyor.

Hiç kimse de Antalyalı’yı Antalyaspor’u tutmadığı için de suçlayamıyor, çünkü Türkiye’de azınlık olmak zor iş. Takımının 34 maçının 26’sını, üç dakikalık özetlerde kısıtlı kamera açılarından izlemeye çalışmak zor. Sevdiğin oyuncuları yalnızca pazartesi gazetelerinde 4 santimetrekarelik yıldız tablolarında görmeyle yetinmek zor. Okuldaki bütün arkadaşları Fenerli, Galatasaraylı olan, Delgado’ya Alex’e hayranlık besleyen küçük kardeşini bile, kendi şehir takımının taraftarı yapmak zor bu adaletsiz ortamda…

Nesini sevecekti ki, zaten kardeşin bu kırmızı-beyaz formanın?
Formasını sevmeye çalışsa sevemeyecek. Çünkü bu formayı giyip sokağa çıksa, Samsunspor taraftarından, Bolusporludan ya da Sivassporludan farklı hissedebilecek mi kendini? İlk 11’inde Lincoln’le, Bobo da yok zaten, yengeç dansı da yapmıyorlar; bu çocuk kendini kimle özdeşleştirecek, nesine karşı bir aidiyet hissedecek şehir takımının? Tezahüratlarını sevmeye çalışsa sevemeyecek. Çünkü aynı şarkıdan Cimbom’u çıkarıyor Bursa’yı koyuyorsun, “Uğruna ölürüz Fener” yerine “Uğruna ölürüz Kocaeli” diyorsun, koro halinde bağırıyorsun işte… Takımına ait bir şarkın bile yok tribünlerde seslendirdiğin…
* *
61’inci dakikayı bu yüzden sevmiştim işte… Çünkü 1-2 yıldır Anadolu takımları, kendilerini sürüden ayrıştıracak, taraftarına kendini özel hissettirecek işler düşünmeye başlamışlardı. Bursa-Ankaragücü taraftarı dostluğu, Antalya-Kocaeli’ye de ilham verdi, diğerleri de düşünüp farklı bir şeyler bulma gayreti içine girdiler ister istemez. Trabzon’un 61’inci dakika kutlaması, Sivas’la Eskişehir’e örnek oldu mesela… Trabzonlusu’ndan sonra Sivaslısı ve Eskişehirlisi de balonlarla, bayraklarla, şarkılarla ayrıştırmaya başladılar kendilerini rakiplerinden. Bu plaka esprilerinde bir taraftar grubu, bir başkasına öykünmüş gibi duruyor farkındayım, ama daha başlangıç bu… 50 yıldır “Seni sevmeyen ölsün”den başka bir şey yapmayan tribünler, beyinlerini çalıştırmaya başladı biraz… Çok daha renkli, çok daha orijinal, özgün tribün aksiyonları göreceğiz belki önümüzdeki sezon.

I love you Şenol
Aslında bir nedenim daha var 61’inci dakika esprisini sevmek için… Mehmet’le (Demirkol) Erman Hoca (Toroğlu) haklı olabilirler, sahaya düşen balonlar belki Trabzonspor’un hızını kesti, hatta abartalım biraz, belki kutlamalar yüzünden bordo-mavililer 2 puandan oldu. Tamam da, bu ülkede spor adamlarının sporsevere yıllardır anlatmak istediği şey, hayatta 2 puandan daha önemli şeyler olduğu değil miydi? Şimdi bu taraftar, 23 haftadır sorunsuz havaya uçmuş birkaç balon kötü hava şartları nedeniyle sahaya düşecek, o balonlar yüzünden duran oyun Selçuk’un, Umut’un hızını kesecek diye eğlenmekten vazgeçsin mi diyoruz tam olarak?
*
Şenol Karagöl’ün hoşgörüsüne sığınarak itiraf ediyorum, “I love you Şenol” tezahüratını sevmiştim. Tabata’nın golünü kutlamak için tribüne çıkıp hanımefendiyi öpmesine bayıldım. Yıllarca tellere tırmanıp deliler gibi sallanan adamların yanına koydum Tabata’yı, çok şık durdu. Trabzon’un maçları bitince televizyon karşısında daha dikkat kesiliyorum, çünkü kol bastının bir saniyesini kaçırmak istemiyorum. Hatta “Keşke bordo-mavili futbolcular bu danslarını attıkları gollerden sonra da yapsalar” demişimdir içimden birkaç kez… Yıllardır televizyondan, gazete köşelerinden sporsevere yeterince negatif elektrik geçirdik zaten. Birileri kendi çapında küçük pozitif halkalar oluşturduğunda da kendimize onun içinde bir yer bulmaya çalışmalıyız bence, halkaların üstüne basmak yerine…
* *
Kazansak da kaybetsek de, hep gülen taraf olmak ümidiyle:
-Büyükşehirspor ile Çentikspor karşılaşmasında gülen taraf Çentikspor oldu. Yanımızda Çentikspor’un kaptanı Sedat var. Sedat, kaybettiniz, ama gülen taraf siz oldunuz?
– Evet, gülesimiz geldi.
– Ama 5-0 kaybettiniz?
– Hihihihi…
– Kupadan da elendiniz?
– Hihohaho…
– Kaleciniz de sakatlandı?
– Sakatlanmadı, altına yaptı gülmekten. (Yiğit Özgür)

http://www.milliyet.com.tr/Yazar.aspx?aType=YazarDetayArsiv&ArticleID=1072888&AuthorID=112&b=61inci%20dakikayi%20seviyorum&a=Ugur%20Meleke&ver=40

Related Items
Yorum Yaz

Bir Cevap Yazın Cevabı iptal et

Hürriyet
19 Mart 2009
Uğur Meleke

Related Items

Diğer Hürriyet İçerikleri

  • Devamı
    Edin Dzeko, 4-4-2’de daha faydalı olacaktır

    Arda Güler, yeryüzünde 6 bin 688 gün geçirmiş. Dzeko ise 13 bin 612 günlük. Yani Dzeko, Arda’nın...

    Uğur Meleke 23 Haziran 2023
  • Devamı
    Hatalardan dönülünce galibiyet geldi

    Umut Nayir ve Arda Güler’in girişi sonrası canlandık, atak sürekliliği sağladık. Cuma akşamı FİFA sıralamasının 132’ncisi Letonya’ya...

    Uğur Meleke 20 Haziran 2023
  • Devamı
    Çok acı çekerek kazandık

    Letonya’da galip geldik ama çıkarmamız gereken dersler var. 1996 ve 2008’de Avrupa Şampiyonası’na katılmamız başarı idi. Euro...

    Uğur Meleke 17 Haziran 2023
  • Devamı
    Sezon öyküsü / Teknik adam takımlarının zaferi

    Üç İstanbul büyüğünün 2,1 puan ortalamasının üstüne çıktığı, 10 takımın 43 barajını aşamadığı, orta sınıfın çok zayıf...

    Uğur Meleke 16 Haziran 2023
  • Devamı
    Sezon öyküsü / Beşiktaş rehabilitasyon ve mutluluk merkezi

    Şenol Güneş takımı eski alışkanlıklardan kurtardı, dominant Beşiktaş geri döndü. Geldiği günden itibaren herkese dokundu, Aboubakar’a, Cenk’e,...

    Uğur Meleke 15 Haziran 2023
  • Devamı
    Sezon öyküsü / Jorge Jesus tüm kontrolü 82 günde kaybetti

    Dünya Kupası öncesi herkese eşit davranan Jesus, Katar sonrası bambaşka bir karakter olarak döndü Türkiye’ye. 24 Aralık sabahına...

    Uğur Meleke 14 Haziran 2023
  • Devamı
    Sezon öyküsü / O topuk pasına şampiyonluk yakışırdı

    Sarı kırmızılı takımın geçen 1 sezondan en büyük farkı orta sahadaki kalite artışı. 12 Kasım Cumartesi akşamı Galatasaray...

    Uğur Meleke 13 Haziran 2023
  • Devamı
    14 sene sonra 4 takım kâbusu

    Avrupa’da 4 ekibimiz mücadele edecek. Türk takımları, bu sezon Avrupa kupalarında saygıdeğer performanslar gösterdiler. Dört takımımız birden...

    Uğur Meleke 12 Haziran 2023

Copyright © 1999 Meleke.com

Baros, oyuna odaklanırsa
Yusuf, Sivas'ta olsaydı