• ANA SAYFA
  • HÜRRİYET
  • PROGRAM
  • RADYO
  • VİDEO
Uğur Meleke resmi sayfası
  • ANA SAYFA
  • HÜRRİYET
  • PROGRAM
    • beIN Manşet, 20 Ocak 2021
    • beIN Manşet, 19 Ocak 2021
    • beIN Manşet, 18 Ocak 2021
    • beIN Manşet, 14 Ocak 2021
    • beIN Manşet, 12 Ocak 2021
  • RADYO
    • Radyospor, 22 Mayıs 2018
    • Radyospor, 16 Mayıs 2018
    • Radyospor, 15 Mayıs 2018
    • Radyospor, 14 Mayıs 2018
    • Radyospor, 9 Mayıs 2018
  • VİDEO
    • beIN Sports, 22 Ocak 2021
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 23 Ağustos 2020
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 19 Ağustos 2020
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 12 Ağustos 2020
    • Avrupa Ligi Özel, Nesine, 10 Ağustos 2020
  • Facebook

  • Twitter

  • Pinterest

  • Instagram

  • YouTube

  • RSS

Görüş

Türkiye'de futbol ağır çekim gibi

Türkiye'de futbol ağır çekim gibi
Uğur Meleke
Uğur Meleke
23 Ekim 2007

UĞUR MELEKE İLE RÖPORTAJ
EVRENSEL GAZETESİ
Gökhan Durmuş

Türkiye’deki futbolu tartıştığımız yazı dizimizin bugünkü konuğu spor yazarı ve yorumcusu Uğur Meleke. Meleke, Türkiye’de oynanan futbol ile Avrupa’nın üst düzey liglerinde oynanan futbol arasında tempo ve fizik kalite farkı bulunduğunu ifade etti.

Türkiye’deki futbolun düzeyi sizce nedir?
UEFA’nın Avrupa kupalarında son 5 yılda kazanılan puanlara göre yaptığı sıralamada 12’nci, FIFA milli takımlar sıralamasında 14’üncü olduğumuza göre farklı bir şey söylemek çok anlamlı olmaz. Avrupa’da 10’la 15 arasında pozisyon alan, ikinci halka diye tabir edilebilecek liglerden biriyiz. İngiltere, İspanya, İtalya, Almanya, Fransa’nın gerisindeyiz. O yüzden saat 17.00’de İngiltere Ligi’nden bir maç izledikten sonra saat 19.00’da Türkiye Ligi’ne dönünce televizyon ağır çekime geçmiş gibi oluyor… Ama ligimiz Hırvatistan’ın Danimarka’nın Norveç’in de önünde yani. Aşağılık kompleksine girmeye lüzum yok o açıdan…

Takımlarımızın Avrupa kupalarında genel olarak sergiledikleri düşük performans neden kaynaklanıyor?
Takımlarımızın Avrupa kupalarındaki performansını çok düşük bulmuyorum. Birden fazla takımla Şampiyonlar Ligi’nde temsil edilebilen 10-11 ülke var sanıyorum, biz de onlardan biriyiz. UEFA gruplarında da, bir üst tura çıkacağına inandığımız bir takımımız var. Ama sonrası için umutlu musunuz derseniz, Şampiyonlar Ligi’nde son 16’da, UEFA’da son 8’de bir takımımız olur mu derseniz, evet çok emin değiliz… Bunu da özellikle 5 büyük futbol ülkesi ile aramızdaki tempo ve fizik kalitesi farkına bağlıyorum. Beşiktaş, “Marsilya ve Porto’dan dayak yedi” diyoruz, ama neden Beşiktaş aynı sertlik düzeyinde onlara mukabele edemedi, ona cevap veremiyoruz.
Yabancı oyuncuların ülkenin futboluna katkı yaptıklarına inanıyor musunuz?
Yüzde yüz inanıyorum. Yanlış yabancılar da getiriliyor tabii, ama sonuçta serbest pazar ekonomisi söz konusu… Phillips marka televizyon Vestel’den hem daha kaliteli, hem de daha ucuzsa, gidip sırf yerli diye Vestel televizyon alır mısın? O zaman Vestel ne yapıyor, burada televizyonunu satamıyorsa, Bulgaristan’da satıyor. Vestel marka televizyonun global bir değeri oluşuyor. Aynen Phillips gibi. Almanya’daki fiyatı neyse, Türkiye’de 3 aşağı 5 yukarı o oluyor fiyat… Ama Türkiye’de yabancı sınırlaması olduğu için yerli oyuncuların fiyatları inanılmaz yüksek. Adamın Avrupa’ya gitmeye de niyeti yok, çünkü burada az çalışıp çok para kazanıyor. Zaten Avrupa’dan talibi de yok. Levski Sofya’yı beğenmez, Brugge’ü beğenmez, hatta kalkar Middlesbrough’u bile beğenmez.

Ülkenin yakın gelecekteki futbol düzeyi ile ilgili tahmin ve beklentileriniz nelerdir?
Dünya değişiyor, dönüşüyor. Önceden 100 yılda olan icatlar, sonraları 10 yılda yapılmaya başlandı. Şimdi 5 yıla düştü. Tarihin akışı hızlandı. Futbol da bundan etkileniyor tabii… Çağa ayak uydurmak zorundasın. Teknoloji çağındasın, her türlü bilgiye saniyeler içinde ulaşmak mümkün. Bu ülkedeki futbol düzeyi, bilgi düzeyiyle paralel ilerleyecek. Doğu Avrupa büyük bir yükseliş içinde. Romanya, Rusya, Ukrayna, Bulgaristan bizimle aynı paraları, hatta daha az paraları harcayarak son 2-3 yılda hızla bizim önümüze geçmiş durumdalar. Çünkü izliyorlar, çalışıyorlar, yarışıyorlar. Bizse duyargalarımızı kapatıyoruz zaman zaman. Açarsak, araştırırsak, bizim gençlerimiz daha yetenekli. Kolaylıkla kapatırız arayı…
Ligdeki hakemlerin performansı ve komplo teorileri hakkında ne düşünüyorsunuz?
Bu hadiselerde en az suçlu olanlar, hakemler. Ben çoğu müsabakada hakemin kim olduğuna bile dikkat etmem zaten. Yöneticiler sıkça saçmalıyorlarsa, burada onlara saçmalama şansı veren medyanın da büyük kabahati var. Televizyonlar yöneticilere maç önü-maç sonu mikrofon uzatmama kararı alsalar, bakın bu mesele çözülecek mi, çözülmeyecek mi? Teknik adamlar, yöneticilerden çok az konuşuyorlar bu konuda. Komplo teorilerine gelince, Selçuk Dereli’nin bununla ilgili çok güzel bir cevabı var: “En büyük aşk filmlerini, en büyük aşkları yaşamış rejisörler çekmişler”… Komplo teorileri de böyle işte… Aşk filmleri gibi…

Milli takım neden kötü futbol oynuyor?
Milli takım da Süper Lig’in aynası… Zaten 11’in 8’i 9’u bu ligin oyuncuları… İngiltere’yle Almanya’yla bu ligin farkı ortada… Senin rakibin Yunanistan’ın 11’inde bu liglerde oynayan 7 oyuncusu var. Macaristan’ın öyle. Bosna’nın 8-9, Malta’nın kadrosu bile İngiltere ağırlıklı. Öncelikli problemimiz bu. Üst düzey liglerde oyuncu sayımız az. Var olanlardan da çok az faydalanıyoruz. Halil yok ortada. Nihat yok. Yıldıray yok. Bu döneme özgü problemler de var tabii. Kadro istikrarımız yok. 10 maçta 34 değişik oyuncu kullanmışsın. Yunanistan, Euro 2004 şampiyonu takımın 7-8 oyuncusunu hâlâ ilk 11’de oynatıyor. Aşırı bir motivasyon girdabına girmişsin bir de. Evet, motivasyon da lazım kesinlikle ama, önce başka şeyler lazım. Sakin olmak lazım, rahat olmak lazım. Milli takımın her şeyi tamam. Hocası tamam. Oyuncusu tamam. Tekniği taktiği stratejisi tamam. Bir tek eğlencesi eksik.

http://www.evrensel.net/haber.php?haber_id=19177

Related Items
Yorum Yaz

Bir Cevap Yazın Cevabı iptal et

Görüş
23 Ekim 2007
Uğur Meleke
Uğur Meleke

Related Items

Diğer Görüş İçerikleri

  • Devamı
    Derbiden taşan 6 ders

    Hakem penaltıyı verdi-vermedi, golde ofsayt vardı-yoktu tozu dumanı geçtikten sonra derbiden geriye ne kalıyor sahi? Pereira, Hamzaoğlu,...

    Uğur Meleke 28 Ekim 2015
  • Devamı
    10 numara, Oğuzhan mı Yunus mu olur?

    Beşiktaş kadrosunun bu yıla özgü önemli bir avantajı, çok sayıda oyuncusunun Euro 2016’nın kıyısında olması. Ersan, İsmail,...

    Uğur Meleke 21 Ekim 2015
  • Devamı
    Fransa 2016 için 7 umut

    Bundan tam 1 yıl önce, 13 Ekim 2014’te ilk 3 eleme maçından 1 puan çıkarabilmiş ve Fransa’2016’yı...

    Uğur Meleke 13 Ekim 2015
  • Devamı
    Golleri alanlar değil, adamlar atıyor

    Pereira’nın, Van Persie’yi Akhisar maçında kazanma şansı varken kazanmaması önemli bir kayıp. Maçların ardından yanlışlarını gayet güzel...

    Uğur Meleke 8 Ekim 2015
  • Devamı
    Bazen olmadığında olmuştur!

      Lucas Leiva, Beşiktaş’a gelseydi ilk 11’de oynabilir miydi? Burak Yılmaz, West Ham’a gitseydi Galatasaray önde sıkıntı...

    Uğur Meleke 1 Ekim 2015
  • Devamı
    Halefler:3 Selefler:1

    Türk futbolunda geride kalan haftaya halef-selef senaryoları damga vurdu: Maaşını G.Saray’ın ödediği Dzemaili Genoa’da ilk 11 oynarken,...

    Uğur Meleke 24 Eylül 2015
  • Devamı
    7 isimle hafta sonu

    Beşiktaş’ın Dzsudzsak yerine Quaresma tercihi, herhalde yıllarca tartışacağı bir detay olacak. Ama Güneş, Picassovari dokunuşlarıyla bu tercihi...

    Uğur Meleke 17 Eylül 2015
  • Devamı
    Terim çok başarılı, çok da şanslı

    Fatih Terim’in Türk futbolundaki müstesna yeri, büyük başarıları başlı başına koca bir kitap konusu. Ama o kitabın...

    Uğur Meleke 10 Eylül 2015

Copyright © 1999 Meleke.com

'Hedef maçımız'
Genç spor yazarları sahayı zorluyor