• ANA SAYFA
  • HÜRRİYET
  • PROGRAM
  • RADYO
  • VİDEO
Uğur Meleke resmi sayfası
  • ANA SAYFA
  • HÜRRİYET
  • PROGRAM
    • beIN Manşet, 23 Mart 2023
    • beIN Manşet, 15 Mart 2023
    • beIN Manşet, 13 Mart 2023
    • beIN Manşet, 8 Mart 2023
    • beIN Manşet, 27 Şubat 2023
  • RADYO
    • Radyospor, 22 Mayıs 2018
    • Radyospor, 16 Mayıs 2018
    • Radyospor, 15 Mayıs 2018
    • Radyospor, 14 Mayıs 2018
    • Radyospor, 9 Mayıs 2018
  • VİDEO
    • beIN Sports, 22 Ocak 2021
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 23 Ağustos 2020
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 19 Ağustos 2020
    • Şampiyonlar Ligi Özel, Nesine, 12 Ağustos 2020
    • Avrupa Ligi Özel, Nesine, 10 Ağustos 2020
  • Facebook

  • Twitter

  • Pinterest

  • Instagram

  • YouTube

  • RSS

Goal Dergisi

Futbola "wild card"

Futbola "wild card"
Uğur Meleke
1 Aralık 2009

GOAL / GÜZEL OYUN / ARALIK 2009
İlk kez Almanya’daki Dünya Kupası’na gidemediğimizde düşünmüştüm bu konuyu…
Sizce 2006 Dünya Kupası öncesi turnuvaya olan ilginin artması için Türkiye’ye bir ‘wild card’ verilse iyi olmaz mıydı?

O turnuvada 20 Haziran 2006’da oynanan Trinidad Tobago-Paraguay maçı çok kritik bir değer taşısa ve Almanya’da yaşayan bütün Trinidadlılar ve Paraguaylılar eksiksiz olarak bu maça gelseydi bile, tribünlerde tam 1383 seyirci olabilecekti!
Oysa Türkiye’ye bir wild card verilerek turnuvaya alınsak ve İtalya ile oynasa idik, potansiyel taraftar sayısı, yani Almanya’da yaşayan İtalyan ve Türklerin toplamı 4 milyona yakındı.

Tenisten çok âşinayız bu wild card kavramına ve 2006 Dünya Basketbol Şampiyonası’na bu yolla gidince doğrudan girdi hayatımıza. A Milli Basketbol Takımımız, Avrupa Şampiyonası’nda başarılı olamayıp Dünya yarışmasına kalifiye olamayınca, FIBA kontenjan hakkını Türkiye’den yana kullanarak, 12 Dev Adam’ı Japonya’ya gidecek 24 takım arasına dahil etti. Malumunuz o turnuvada tarihteki en iyi neticemizi elde etmiştik…

Peki, aynı uygulama futbolda da olsa idi, 2010 Güney Afrika için FIFA yetkisini hangi ülkelerden yana kullanırdı?
Bir defa, böyle bir kontenjandan söz edebilmemiz için öncelikle 32 katılım hakkını 28-29 civarına çekmemiz gerek. 2010 Dünya Kupası’na Avrupa’nın 13, Afrika’nın 5 (artı ev sahibi G.Afrika), Güney Amerika’nın ve Asya’nın 4’er buçuk, Okyanusya’nın yarım, Orta-Kuzey Amerika’nın 3 buçuk kontenjanları var. (Yarım kontenjanın anlamı söz konusu kıtalardan birer takımın birbiriyle karşılaşarak yalnızca birinin Dünya Kupası’na gitmesi demek)
Bir kesinti Avrupa’dan, bir kesinti Afrika’dan, yarımşar kesinti de Asya ve Orta-Kuzey Amerika’dan yaptığımızı varsayalım. Böylece FIFA’ya 3 wild card hakkı kalıyor.

Peki böyle bir durum olsa idi, bu kupada wild card adayları kimler olurdu? Avrupa’dan play-off mağlupleri Rusya, Ukrayna, İrlanda ve Bosna… Güney Amerika’dan Ekvador ve Kolombiya… Afrika’dan kıl payı şoklar yaşıyan Mısır ve Tunus…

Şimdi böyle bir durumda FIFA üç kontenjanı sizce kimlere vermeli? Ben tamamen subjektif bir bakış açısı ve Dünya Kupası’nda Andriy Arshavin ve Antonio Valencia’yı izleyemeyecek olmanın acısıyla herhalde oyumu Rusya ve Ekvador’dan yana kullanırdım. Ayrıca Afrika’da düzenlenen bir Dünya Kupası’nda Mısır’ın olmaması da acı tabii.

Bu konuyu ilk gündeme taşıyan sevgili Attila Ağbi’ydi (Gökçe)… Sizce de hem bizim için, hem turnuvaya olan ilginin katlanması için 2006’da Türkiye’ye bir wild card iyi olmaz mıydı? Veya Arjantin, 2010 Dünya Kupası elemelerinden çıkamamış olsa, onlara bir wild card verilmesine kim hayır der? Arjantin’siz bir Dünya Kupası düşünebiliyor musunuz?

Üstelik de başında Maradona olan bir Arjantin’in Dünya Kupası’nın dışında kalması futbol tarihinin en büyük hayal kırıklıklarından biri olurdu herhalde.

Related Items
Yorumları Görüntüle (4)

Yorum Sayısı : 4

Bir Cevap Yazın Cevabı iptal et

Goal Dergisi
1 Aralık 2009
Uğur Meleke

Related Items

Diğer Goal Dergisi İçerikleri

  • Cahill farklı baktı

    GOAL / GÜZEL OYUN / MART 2010 Futbol açısından çok güzel bir ay geçirdik. Evertonlu Cahill’in topuk pası, Seedorf’un son vuruşu, Raul Meireles-Falcao işbirliğiyle atılan akıl dolu frikik golü herhalde uzun süre unutamayacağımız karelerdi. Siz de sahada/saha dışında gördüğünüz ve güzel bulduğunuz her şeyi guzeloyun@meleke.com ya da www.meleke.com yoluyla bize ulaştırabilirsiniz. En...

    Uğur Meleke 1 Mart 2010
  • Tevez'in intikamı

    GOAL / GÜZEL OYUN / ŞUBAT 2010 İLK YARININ EN GÜZELLERİ Ferguson’un Tevez’e vermediği 25 milyon, herhalde 25 yıllık antrenörlük hayatında başını en çok ağrıtacak konu olacak. United’ı bırakıp “Citizen” olmayı seçen Tevez’in kırmızılardan intikamı Ocak’ta da devam etti. En güzel intikamcı Carlos Tevez (M.City) Hughes’un sezon başı tercihleri içinde yoktu Tevez…...

    Uğur Meleke 1 Şubat 2010
  • Fuchs’tan üçüncü füze

    GOAL / GÜZEL OYUN / OCAK 2010 Sadece 23 yaşında, Bundesliga’daki yalnızca ikinci sezonunda boyundan büyük işler yapıyor Fuchs… Bu sezonki üçüncü frikik golüyle bu işleri yapmaya devam edeceğinin de sinyallerini verdi   En güzel gol Christian Fuchs (Hannover-Bochum) Euro 2008’de kendini çok fazla gösterme şansı bulamayan Fuchs, bu yıl Bochum’da sorumluluk...

    Uğur Meleke 1 Ocak 2010
  • Kehanet değil matematik

    MİNİ GÖRÜŞ / AKŞAM GAZETESİ 1) Denizli’nin sırrı nedir? Hatalarından ders çıkarabilmesidir. Beşiktaş’ta değişen tek şey kimsenin olmadığı birşey olmaya zorlanmaması, herkesin kendi pozisyonunda oynamaya başlamasıdır. 17 Ekim’deki Kasımpaşa maçına kadar Nihat’ı tek santrfor, Bobo’yu veya Yusuf’u sol açıkta kullanmakta ısrar etmişti. O günden sonraki 9 maçın 7’sinde Bobo’yu santrfor kullandı, Yusuf’u...

    Uğur Meleke 1 Aralık 2009
  • Benitez ders verdi

    GOAL / GÜZEL OYUN / KASIM 2009 Herkes Sunderland’in balon katkılı golündeki kural hatasına odaklanmışken, Rafael Benitez’in takımının iyi oynamadığını ve bu yüzden kaybettiklerini itiraf etmesi derslikti. Kasım ayı içinde Benitez gibi gözünüze çarpan güzelleri, aşağıdaki yorum aparatını kullanarak bana iletebilirsiniz… En güzel laf Rafael Benitez 17 Ekim’de “Stadium of Light”ta oynanan...

    Uğur Meleke 1 Kasım 2009
  • Güzeller güzeli Giggs

    GOAL / GÜZEL OYUN / EKİM 2009 Luis Suarez sezonu çok güzel açtı, Azaouagh’ın golleri şahaneydi. Ama ayın en güzeli United’ın yıllanmış şarabı Ryan Giggs’ti… Galli yaşayan efsane, City önünde bir Premier Lig klasiğine imza attı, izleyenlere “keşke 5 yıl daha oynasa” dedirtti… Siz de her ne olursa olsun, gol-pas-laf ya da...

    Uğur Meleke 1 Ekim 2009
  • Bir kez daha Andre Santos!

    GOAL / GÜZEL OYUN / EYLÜL 2009 TRANSFER DÖNEMİ ÖZEL Bu köşenin düzenli okuyucuları hatırlarlar, Temmuz sayısındaki “Konfederasyonlar Kupası özel” yazısında özel bir yeri vardı Andre Santos’un. İki ay sonra aynı adamın hem de Türkiye Ligi konulu bir yazıya tekrar mevzu olması, transferlerin en güzeli oldu bu köşe için… En güzel transfer...

    Uğur Meleke 1 Eylül 2009
  • En güzeli Rijkaard

    GOAL / GÜZEL OYUN / AĞUSTOS 2009 Hazırlık dönemi özel 3 büyük takım yaz kampları çerçevesinde hazırlık müsabakalarını yaptılar. Galatasaray’ın Kleve, Al Ahly, Wydad ve Leverkusen’la; Fenerbahçe’nin Ulm, Nurnberg ve Aindling’le; Beşiktaş’ın da Catania ile oynadığı maçlardan seçtiğimiz en güzeller aşağıda… En güzel teknik direktör Frank Rijkaard Rijkaard’ın hazırlık kampına 6 PAF...

    Uğur Meleke 1 Ağustos 2009

Copyright © 1999 Meleke.com

Benitez ders verdi
Kehanet değil matematik