GOAL / GÜZEL OYUN / KASIM 2008
1996 sonbaharında İngiliz devi Arsenal’in, Japonya Ligi’nden bir teknik adamı, Arsene Wenger’i, kulüp tarihinin Britanya dışından ilk menajeri olarak göreve getirmesi önemli bir sürprizdi. Aynı günlerde Galatasaray’ın üst üste 4 yabancı hocadan sonra bir yerliyi, Fatih Terim’i göreve getirmesi gibi… Tamam iki eski defans oyuncusundan Wenger’in Monaco’da, Terim’in de Türk milli takımında önemli başarıları vardı, ama ikisinin de yeni görevlerinde nasıl performanslar verecekleri birer muamma olarak görünüyordu.
4 sene boyunca, Londra ve İstanbul’daki birbirinden habersiz iki hayat da gayet iyi gitti… 1996-2000 yılları arasında takımlarını şampiyonluklarla ve kupalarla buluşturdular, 2000 Mayıs’ındaysa yükselen kariyerleri iki başarılı teknik adamın yollarını Kopenhag’da UEFA Kupası finalinde kesiştirdi. Nefes kesen 120 dakika ve penaltılar neticesinde birisi kupayı aldı ve Firenze’de kendine yepyeni bir hayat kurdu, diğeriyse kupayı kaybetti ve başını önüne eğip Kuzey Londra’daki çalışma odasına geri döndü.
Bugünkü G.Saray’a/Arsenal’e, Terim’e/Wenger’e, Türk futboluna/İngiliz futboluna bakıldığında, acaba Henry’nin kafa vuruşunda Taffaarrreelll o boyutlara uzamasaydı, o günün sonunda kaybederken kazanan Arsenal/Wenger değil de, G.Saray/Terim olabilir miydi diye düşünmeden edemiyoruz doğrusu…
Neden mi?
O maç öncesinde iki takımın UEFA sıralamasındaki yerleri 31 ve 33’üncülük, bugünse Arsenal 6’ncı, G.Saray 84’üncü durumda…
O gün kaybeden Wenger, 8 yıl daha Arsenal’in başında kalıp hanesine 2 lig, 5 kupa şampiyonluğu, 1 de Şampiyonlar Ligi finali daha koyarken; Terim 4 ayrı takım dolaştı ve listesine ekleyebildiği tek onur, Euro 2008 üçüncülüğü oldu…
Bugün Wenger’in Fulham’a gitmesi ihtimali onun sevenleri için bir utanç olacakken, Terim’i Fulham’ın istediği haberlerini göğsümüz kabararak okuyoruz biz…
Bugün Türk futbol tarihinin, Galatasaray’ın ve Fatih Terim’in en büyük müze başarısı ve her hikayesinin ilk cümlesi o 2000’deki UEFA Kupası iken, Arsene Wenger UEFA Kupası’nın lüzumsuz olduğunu iddia edebildi geçen haftaki konuşmasında…
***
Belki de Terim’in daha iyi tablolar çizmesi ve üretimini artırabilecek enerjiyi/motivasyonu bulması için artık bir kulüp takımı çalıştırması, Wenger’le yine karşı karşıya gelebilmesi gerek… Parken’in miadı doldu artık, Emirates karşı karşıya getirmeli Wenger’le Terim’i…
Facebook
Twitter
Pinterest
Instagram
YouTube
RSS